Musa VATANSEVER

Antalya Diplomasi Forumu’nun dördüncüsünde sahneye çıkan bir gerçek vardı:
Türkiye ile Bulgaristan arasında sadece coğrafi bir sınır değil, aynı zamanda bölgesel güvenlik, ekonomik kalkınma ve Avrupa’nın istikrarına dair güçlü bir ortaklık köprüsü kurulmuş durumda. Bulgaristan Başbakanı Rosen Jelyazkov’un Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşmede sarf ettiği şu sözler dikkat çekiciydi:
“İlişkilerimiz yalnızca ulusal sınırlarımızın değil, Avrupa’nın dış sınırlarının korunmasında örnek bir güvence teşkil etmektedir.”

Bu cümle, yalnızca bir diplomatik nezaket ifadesi değil; aynı zamanda gerçeklerin ifadesidir. Çünkü Türkiye-Bulgaristan ilişkileri artık dostluk ötesi bir noktadadır. NATO ittifakı, enerji iş birlikleri, ulaşım ve ticaret koridorları, turizm ve kültürel entegrasyonun yanında özellikle sınır güvenliği ve düzensiz göçle mücadele konusunda model niteliğinde bir iş birliği söz konusudur.

Ortak Gelecek: Kapıkule’den Karadeniz’e

Başbakan Jelyazkov’un vurguladığı gibi, Kapitan Andreevo (Kapıkule) Sınır Kapısı, sadece iki ülkeyi değil, Avrupa ile Asya’yı birbirine bağlayan bir ekonomik atardamardır. Bu geçiş noktası, her gün binlerce tonluk ağır vasıta trafiğiyle sadece malları değil, ülkeler arası güveni de taşımaktadır. Bu sebeple kapının kapasitesinin artırılması ve modernizasyonu, iki ülke ekonomisi için stratejik bir yatırım olarak öne çıkmaktadır.

Yine Jelyazkov’un işaret ettiği Lesovo ve Malko Tırnovo gibi diğer sınır noktalarının geliştirilmesi, yalnızca Bulgaristan ve Türkiye için değil, tüm Avrupa’nın tedarik zinciri güvenliği açısından da kritiktir. Karadeniz güvenliği bağlamında da iki ülke arasında oluşturulan mayın temizleme ortak girişimi, bölgesel tehditlere karşı geliştirilen pratik bir çözüm modelidir.

Yeni Dönemin Kodları: Yeşil Teknoloji ve Dijital Altyapı

Görüşmenin dikkat çekici diğer bir başlığı ise inovasyon, yeşil teknoloji ve dijital dönüşüm oldu. Türkiye’nin son yıllarda savunma sanayi, enerji ve dijital altyapıda gösterdiği gelişim, Bulgaristan için iş birliğine açık birçok yeni pencere sunmaktadır. Özellikle enerji güvenliği ve düşük karbonlu teknolojiler, iklim krizine karşı ortak mücadelede iş birliğinin temelini oluşturabilir.

Ukrayna’nın Yeniden İnşasında Ortak Rol

Ukrayna krizi, yalnızca savaşın taraflarını değil, çevresindeki tüm devletleri de doğrudan etkilemiştir. Jelyazkov’un Türkiye’ye sunduğu “Ukrayna’nın savaş sonrası yeniden inşası” için ortak inisiyatif önerisi, bu çalkantılı dönemde iki ülkenin sorumluluk üstlenme arzusunun göstergesidir. Türkiye’nin diplomatik kapasitesi ve bölgesel ağırlığı, Bulgaristan’ın Avrupa içindeki istikrarlı pozisyonuyla birleştiğinde, bu öneri sadece bir fikir olmaktan çıkar, gerçek bir çözüm mekanizmasına dönüşebilir.

Sonuç Yerine: Komşulukla Yetinmeyen Bir Strateji

Türkiye ve Bulgaristan artık sadece komşu değil, aynı zamanda karşılıklı bağımlılık içinde iki stratejik ortaktır. Bu ilişkilerin güçlenmesi, yalnızca Ankara ve Sofya için değil, aynı zamanda Brüksel için de anlamlıdır. Çünkü bu iş birliği, Avrupa’nın güneydoğu sınırında bir barış ve istikrar duvarı örmektedir. Bu duvar, göç baskısına, teröre, organize suçlara karşı bir kalkan; ekonomik büyüme ve bölgesel dayanışma için ise sağlam bir temel sunmaktadır.

Ve bu temelin harcında diplomasi, karşılıklı güven ve ortak vizyon vardır. Bu da bize şunu hatırlatır:
Coğrafya kaderdir ama iş birliği, bu kaderi fırsata dönüştürmenin anahtarıdır.

Reklamlar