Levent RASİM

Tarih 25 Ocak 2017

GERB dönemi kapandı.  Boyko Borisov’un defteri dürüldü.

22 Ocak günü Cumhurbaşkanı Gen Rumen Radev’in görevine başlamasıyla, Bulgaristan Cumhuriyeti geçici seçim hükümeti açıklandı. Başbakan Prof Ognyan Stefanov Gercikov.

Hükümete İkinci Semeon Sakskoburggotski’nin Başbakan olduğu 2001 -2005 yıllarında siyasi yaşamda aktif olmuş ve kabineye katılmış bakanlarla, 2005  –  2009 yılları arasında Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) hükümetine yakın kişiler seçilmiştir. Geçici Başbakan Ognyan Gercikov Halk Meclisi Başkanlığı ve II. Simeon Partisi Başkanlığı yapmış merkezci bir siyaset adamı olarak bilinir. Bakanlar Bulgaristan Sosyalist Partisi eski hükümetlerinin izlediği siyasetten yana olan kişilerdir.

Yeni bakanlar kurulunun açıklanmasıyla birlikte, 44. Halk Meclisi için erken seçimlerin 26 Mart 2017 Pazar günü yapılacağı da açıklandı.

Cumhurbaşkanı Radev imzaladığı, ilk emirnamelerin biriyle 27 Ocak 2017 tarihinde olmak üzere 43. Halk Meclisini feshetti.

***

Şimdi Nereye?

Avrupa Birliği ile Dünya Bankası’nın siparişi üzerine Bulgaristan’da geçen hafta yapılan siyasi anketlerden çıkan sonuçları yorumlayanlar şu başlıkları attı:

Boyko Bprisov gidiyor.  GERB partisi gemisi batıyor. Güvertede panik var!

Avrupa’nın en ünlü sosyologları B. Borisov’un matem marşını çalmaya başladı.

Anketten alınan sonuçlar Bulgaristan halkının GERB partisinin diktası altında daha fazla kalmak istemiyor. Ankete katılanlardan % 48’i ülkedeki siyasi sistemin kökten değiştirilmesini ve yeni bir siyasi oluşumun iktidara gelmesini istediklerini ifade etmişlerdir.

2007’den sonra Birleşik Amerika ve Almanya yetkilileri arasında Münih’te yapılan görüşmelerde kurulmasına kadar verilen, Bulgaristan’ın Avrupa Gelişimi için Vatandaşları (GERB) partisi 27 Temmuz 2009 ile 13 Mart 2013 arasında Birinci Bakanlar Kurulunu ve 7 Kasım 2014 ile 15 Temmuz 2016 tarihleri arasında ikinci hükümetini kuruştu. Her iki hükümeti de parti başkanı Başbakan Boyko Borisov yönetmişti.

GERB, 10 Kasım 1989’da iktidardan alaşağı edilen Todor Jivkov’un Bulgaristan Komünist Partisi (BKP)’nin askeri ve milis, savcılık ve yargı kanadından kükremiştir. Totalitarizm ve Türklerin isimlerinin zorla değiştirilmesi döneminde kendilerini suçlu hissedenlerin, yargıdan kaçanların 2007’den sonra dirilen siyasi iradesinin 2 defa erkini oluşturmuştur. Sağ merkezci Reformcu Blok  (RB) partisiyle 2014’ten sonra hükümet ortaklığı yapmış, aşırı sağ kanattan “Yurtsever Cephe” ve Makedon İç Devrim Hareketi – VMRO isimleriyle aktifleşen ırkçı ve aşırı milliyetçilerin meclis desteğini almak için, onlara yeşerme ve dürülme olanakları sağlamıştır. GERB hükümeti yönetiminde Helen 2014’ten sonra Bulgaristan meclisinde faşist hava esmiştir.

***

Anketin ikinci sorusu ile Bulgaristan’daki şimdiki siyasi bataklığı dipten karıştırırken, muhalefetin  6 Kasım 2013’te yapılan halk oylamasını (referandum) yöneten Slavi Trifonov’un siyasete atılmasını ve siyasi muhalefeti yönetmesi istenmiştir. Bu istek % 50 oy almıştır. Slavi Trifonov Bulgar “vTV” TV programında bir sunucudur. Onun siyasi partisi yoktur. Fakat Cumhurbaşkanı seçimleriyle aynı gün yapılan seçimde 2.5 milyon oy almış ve siyasi sistemin yenilenmesi isteklerini siyasi arenaya taşımıştır. Bu isteklerden biri seçimlerin majoriter sisteme göre yapılmasıdır. 26 Mart 2017’de seçimler eski sisteme göre, yanı orantılı usulce yapılacaktır.

GERRB partisi seçime karılanların ancak % 25’inin oyunu alabilir. Ankete katılaşanların ancak % 12’si yeni erken seçimlerde GERB partisine oy vereceğini kararlı bir şekilde beyan etmiştir. Şöyle bir siyasi durum koyulaşmaya devam ediyor. Görev süresi tamamlanan Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev, GERB partisindendi ve  6 Kasımda yapılan halk oylaması sonuçlarının mecliste onaylanmasına katkıda bulunmadığı için, halkın nefretini toplamış ve onun görev süresinin dolması ve görevden çekilmesiyle bu kin ve öfke yeni bir hiddet olarak GERB’e çullanmıştır.

Kamuoyunda netleşen görüşte, referandum sonuçları yeniden halk oyuna sunulduğunda, seçmenlerin % 78’i oy verecek ve sandığa gidenlerden  % 64’ü halk meclisindeki milletvekili sayısının 240’tan 120 indirilmesi için oyunu kullanacak, partilere parasal yardım yapılmasının tamamen durdurulması için, seçimlerin yüzde yüz majoriter sisteme göre yapılması ve İş ve İlçe polis merkezlerindeki baş komiserlerin doğrudan halk tarafından seçilmesi için oy verecektir. AB ve Dünya Bankası anketinden çıkan kesin sonuçlar gayet nettir. Seçmen siyasi sistemin yenilenmesinde ısrar etmeye devam ediyor.

İstifa eden Başbakan Borisov anket sonuçlarını yorumlayan şöyle sorulmadı: “Bazı sosyologlar beni devamlı görevden alıyor. Ne ki, onların hesapları hep tutmuyor ve ben idare etmeye devam ediyorum.

GERB yöneticileri özellikle Deliorman köylerinden Hitrini’da tren kazası olalıdan beri ortalıktan kayboldular. Evsiz barksız kalan insanlara birer furgon gösterildi ve etraf kar altında büyük sıkıntı içinde yüzükoyun kaldı. Çingene GETTO-larından oy almak için 2 haftadan beri torbalarla yiyecek maddeleri ve sabun dağıtılıyor, GERB programına göre, dairelerini manto yapanlara 2 milyar 400 bin leva dağıtıldı. 2017 bütçesinden bu iş için 1 milyar daha ayrılmıştır. Basın bu adımları seçim yatırımı olarak değerlendirirken, Avrupa asfalt yollarından 14 defa daha pahalıya yapılan Bulgaristan yolları bol karlı kışa dayanamadı Asfalt gül gibi açtı. Karış karış çatlaklar sürücüleri ayağa kaldırdı. Kullanılan bitüm ve asfaltın en düşük kaliteli ve ucuz olduğu açıklandı.

Borisov hükümeti ne yaptı sorusuna basın şu cevabı veriyor:

Devlet mafyaya teslim oldu. Şirket çemberleri ve oligarşi çevreleri devletin kanını emdi. Bulgaristan toplumu çok zenginlerle gayet fakirler olmak üzere ikiye bölündü. İşsizlik aldı yürüdü. Hayal kırıklığına uğramış çaresiz büyük gruplar her gün Sofya hava limanında “Terminal – 2” ye yönelip, tek yönlü biletle uçuyorlar.

Bu gerçekler Borisov’u korkuttu. Siyasetten çekilirse gerçekleri tanımış olacaktır. GERB partisi lider olmadan bu durumdan çıkamaz ve çöküp dağılmak zorunda kalacaktır.

İşte bu nedenle olacak ki, geminin delindiği ve ambarlara su dolmaya başladığını gören Borisov, şimdilik gemi direğine tutunmuş yerinde durmaya çalışıyor ama çevresindeki kadroların sonuna kadar yapılmış hiçbir işi olmadığından halkın memnuniyetsizliği kendiliğinden kabarıyor.  Borisov ve GERB’in siyaset sahnesinden şerefle çekilmesi istekleri kitleyi sarmaya başladı. Deliorman seçmen kitlesi de değişiklik istiyor. Tren kazası insanlarımızı ürküttü. Devletin bilgisiz ve ilgisiz kişiler tarafından yönetildiği kanısı halka yerleşti. Herkes “Verilmiş sadakamız varmış! Hepimiz yanacakmışız!” noktasında birleşiyor.

Bu görüşlerle birlikte basında Boyko Borisov hakkında çıkan bazı değerlendirmeler de dikkati çekiyor:

Bir: Son 10 yılda, Bulgaristan 2007’de AB üyesi olmuştu, Bulgaristan’da bina edilen siyasi model, seçmenlerin verdiği oyla uyuşmuyor. Ülkede kapsüle olmuş bir siyasi nüve var ve hükümetler ondan çıkıyor. Seçmenin kime oy verdiği pek önemli değil.

İki, Avrupa programları ve kamu ihale ve siparişleri aracılıyla ekonomik ve mali kaynakların başat dağıtıcısı devlet olduğundan dolayı siyasi bünye ile devletin aygıtı iç içe girmiştir. Suç işleyerek de olsa, ekonomide ve erkte yeniden üretim sağlayan devlet aygıtı ile siyasi sınıfta üst tabakanın yapısal olarak kaynaştığı ortadadır.

“Kitlelerin” istenilen yönde idare edilebilmesine gerekli olan bilgilendirme, mali, örgütsel olanaklar yeterli olduğu gibi orta tabakadan baş kaldıranların susturulması için gerekli imkânlar da sağlanmıştır. Bizde yenilenme ve değişiklerin yapılmasında aktif faktör olma fırsatı bulamayan halk kitleleri şimdi de baskı altında tutulmaya devam ediliyor.

***

Bulgar siyaset bilimcilerinin iki defa başbakan olan B.Boriisov hakkındaki görüşleri:

Prof. Lüdmil Georgiev: “Bulgar siyasi bayağılığının bütünsel yansımasıdır Borisovç”

Prof Minço Zlatev:        “ Borisov’un en büyük eksikliği onun sosyal duyarsızlığıdır.”

Prof İvaylo Znepolski:   “ GERB partisinin temel sorunu onun soyguncu geçmişi ve Boyko

Borisov’un bugünkü tutumudur.”

Hristo Krasin:  “ Ben, devletimizin bir kitabı ilk sayfasından son sayfasına kadar

okumamış olan bir kişi tarafından yönetilmesinden utanıyorum.

Soruyorum: Bu ülkede ekonomiden, sosyolojiden birazcık olsun

anlayan birileri yok mu ki, kör cahillerin eline düştük. Evet

soruyorum.”

Reklamlar