Deliorman’da yaşayan Bulgar ve Türkler’e ait otantik halk kıyafetleri ve geçen yüzyılın başından kalma günlük hayat nesneleri, Razgrad’ın Kiçenitsa köyünden Gülbiye Osmanova’nın evinde muhafaza ediliyor.

Kendi evinde kurduğu üç odalı etnografya müzesinde tertiplediği koleksiyonda yer alan bin kadar nesnelerin bazıları ailesinden kalma, bazıları ise diğer insanların hediyesidir.

65 yaşındaki Gülbiye Hanım, müzesini merak edip gelenlere önce kahve ve tatlı ikram eder, sonra geleneksel kıyafetlerden eski müzik aletlerine kadar birbirinden farklı ve ilginç nesnelerin yer aldığı koleksiyonunu gösterir, her birinin hikayesini anlatır.

Müzede teşhir edilenler arasında sini, iskemle, çeyiz sandığı gibi günümüzde artık neredeyse hiçbir yerde bulunamayan şeyler var.

Uzun yıllar köy kütuphanesinde çalışmış bulunan Gülbiye Hanım, daha o dönemden beri bölgede yaşayan etnik grupların geleneksel kıyafetlerinin muhafaza edilmesine büyük önem verdiğini paylaşıyor.

Razgrad bölgesinde yaşayanların kültürel mirasının unutulmuşluğa terkedilmemesini misyon edinen Gülbiye Osmanova, gözü gibi koruduğu nesneleri nesillere aktarmak istiyor.

“Daha önce derlediklerimi bir yere teslim etmek istiyordum, fakat kararımı değiştirdim” diyen Gülbiye Osmanova, başlattığı çalışmaların torunları Melis, Zakir ve Fatma tarafından sürdürülmesini ümit ediyor.

Kiçenitsa köyüne giderek kendi evinde müze kuran Gülbiye Hanım’la Razgrad muhabirimiz Saadet Saffet söyleşti.

Razgrad’ın Kiçenitsa köyünde bulunan evinde adeta etnografya müzesi kuran Gülbiye Osmanova, evinin ve müzesinin kapılarını radyomuza açtı, müzede teşhir edilenleri bir bir anlattı.

 

 

BNR

Reklamlar