Konu:  Bu gidişle kendi göbeğimizi kendimiz kesmek zorunda kalabiliriz.

 

Bulgar basınında “Bulgaristan, Çingene etniğini öne sürerek, Güney Dobruca’yı geri alma yollarını arıyor, başlıklı bir yazı çıktı. Yazan Boyan Maksimov.

1940’ta Krayova’da imzalanan bir antlaşmayla Bulgaristan Güney Dobruca’yı Romanya’dan geri alır. Bu olay Nazi liderin isteğine uyularak gerçekleşmiştir. O zamandan beri Güney Dobruca Bulgaristan sınırları içindedir.

                        Bulgaristan ve Romen Çingeneleri Sorunu

Yazı şöyle başlıyor: Türkiye, Bulgar Muslümanlarından yararlanarak, Kırcaali ve Rodoplar üzerinde kotrol ve etki uygulamak istiyorsa, Romanya da Kopanarlar’dan faydalanarak Güney Dobruca’da aynı isteklerde bulunuyor.

Romanya’nın Avrupa Parlamentosu milletvekili Monika Makavey şöyle bir istekte bulundu: “Bulgaristan, topraklarında yaşayan Romanya Çingenelerini bir ulusal azınlık olarak tanımalı ve  onlara daha fazla haklar tanımakla birlikte, bütçesinden özel ödenekler ayırmalı ve okullarda Romence eğitim almalarını sağlamalıdır.”

Kopanarlar  (Bulgaristan’daki Romen Çingeneleri) ile birlikte, öncelikle  Dobruca’da yaşayan Romenleri olmak üzere kendi istekleri üzere, gönül razılıyla kendilerini Romanyalılar olarak belirlemeleri için devlet eliyle yürütülen propagandayı tırmandırmaya başladı.  Bulgaristan’da yapılan son seçimlerde bu etkinlikler Romanya Çingenelerinin kendi kaderlerini belirleme zamanının  geldi yönünde hız aldı.

Romanya, nüfus  olarak Çingeneleşmemiz dikkate alındığında,  Bulgaristan’a yönelik propaganda etkinliklerine  yoğunluk kazandırdıkça, 2050 yılından önce,  Güney Dobruca’yı geri alabileceği havası yaratıyor.

Güney Dobruca’da meydana gelen olaylar,  Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nın Kırcaali ve Rodoplara ilişkin propaganda modeline  çok uygundur. Şimdiki olduğu gibi, daha önceki askeri çatışmalar hep harita üzerinde toprakların yeniden paylaşılması planlarıyla hazırlanmıştır. Bu, Bulgaristan Cumhuriyeti’nin ulusal güvenliğini ilgilendiren çok ciddi bir sorundur.  Ve bu yabancı propagandaya kulak verenler ve böyle propaganda kürsüleri arttıkça, bu ülkemizin bir omuz daha önde olması için kendine alarm vermesini gerektirmelidir.  Tedirgin olmamız gerekir, çünkü benzer etkinlikler yabancı diplomasi bizi ancak zayıf ve harmanlanabilir bulduğu zaman başlatılır. Yani bizim kurumlarımız hiç bir şey yapmadığı zamanlarda yapılır.

Non: Yazıda Bulgaristan’da yaşayan ve genel nüfusun % 24’ünü oluşturan Çingene nüfusun anadil, okul, sosyal ve sağlık problemleri, kültürel sorunları, işsizlik ve açlık meselesi işlenmiyor.

 

 

 

 

 

Reklamlar