BGSAM
Bulgaristan Türk gençleri arasında, toplumun tarihi, kültürel değerleri ve hak mücadelesine yönelik bir ilgisizlik olduğu sıkça dile getiriliyor. Bu durumun nedenleri derin ve çok boyutlu. Sorunun kaynağı, yalnızca gençlerin bireysel tercihleriyle değil, aynı zamanda yetiştirilme biçimleri, toplumsal şartlar ve büyüklerinin tutumlarıyla da yakından ilişkili. Ancak bu ilgisizlik yalnızca büyüklerin doğru yönlendirme yapmamasıyla mı sınırlı? Yoksa daha karmaşık sosyal, kültürel ve psikolojik nedenler mi var? İşte bu sorulara ışık tutacak olası nedenler:
1. Büyüklerin Doğru Yönlendirme Yapamaması
a. Kültürel ve Tarihsel Aktarım Eksikliği
Büyükler, gençlere Bulgaristan Türklerinin tarihini ve kültürünü yeterince aktaramadı. Geçmişte yaşanan acılar, mücadeleler ve kimlik mücadelesi, ya unutulmaya terk edildi ya da gençlere öğretilecek bir öncelik olarak görülmedi. Bu kültürel aktarım eksikliği, gençlerin kendi kimliklerinden uzaklaşmasına yol açtı.
b. Korku ve Sessizlik Kültürü
1989 göçü ve asimilasyon politikaları gibi travmatik süreçlerden geçen büyükler, bu konuları konuşmaktan ve sorgulamaktan kaçındı. Korku ve sessizlik kültürü, gençlerin bu konulara ilgisiz kalmasına zemin hazırladı. Büyükler, gençlere geçmişi hatırlatmak yerine unutmayı tercih etti.
c. Modernleşme ve “Yeni Hayat” Arayışı
Büyükler, göç sonrası “geçmişi geride bırakma” ve “yeni bir hayat kurma” anlayışına odaklandı. Bu süreçte, gençlere kültürel kimlikten ziyade ekonomik başarı ve modern hayata entegrasyonun önemi anlatıldı. Bu durum, gençlerin köklerinden uzaklaşmasına neden oldu.
2. Gençlerin Kendi Dinamikleri
a. Küreselleşme ve Dijitalleşme
Günümüz gençleri, küreselleşme ve dijitalleşme çağında büyüyor. Bulgaristan Türk gençleri, tıpkı diğer gençler gibi, sosyal medya, popüler kültür ve modern eğlence dünyasının etkisi altında. Bu durum, onların kültürel ve tarihsel meselelere ilgisini azaltıyor.
b. Kimlik Krizi
Bulgaristan Türk gençleri, iki kimlik arasında sıkışmış durumda: Bulgaristan’daki Türk kimliği ve modern, küresel bir kimlik. Bu kimlik karmaşası, onların toplumsal meselelerden uzaklaşmasına ve kendi kültürlerine yabancılaşmasına neden oluyor.
c. Örnek Alınacak Liderlerin Eksikliği
Gençler, kendi toplumlarından çıkan güçlü liderler ve rol modeller göremiyor. Ahmet Doğan gibi figürler, geçmişte bir “liderlik miti” yaratmış olsa da, bu figürlerin gerçek yüzlerinin anlaşılmasıyla gençler, onları örnek almaktan uzaklaştı. Ancak yerlerini alacak yeni liderler çıkmadı.
d. Eğitimsizlik ve Yönlendirme Eksikliği
Gençlerin bir kısmı, kültürel ve tarihsel meseleleri anlamak için gerekli eğitimi ve yönlendirmeyi almadı. Okullarda veya toplumsal hayat içinde, Bulgaristan Türklerinin tarihi ve kültürü üzerine yeterince vurgu yapılmadı.
3. Toplumsal ve Ekonomik Şartlar
a. Ekonomik Kaygılar
Bulgaristan Türk gençleri, toplumsal meselelerden çok ekonomik hayatta başarılı olma kaygısıyla büyüyor. Özellikle göçle birlikte yaşanan ekonomik zorluklar, gençlerin önceliklerini değiştirdi. Birçok genç için kimlik ve kültür meselesi, hayatta kalma mücadelesinin gölgesinde kaldı.
b. Toplumun Umutsuzluğu
Bulgaristan Türk toplumunun genelindeki liderlik sorunları ve umutsuzluk, gençlere de sirayet etti. Toplum, geçmişteki hatalar ve eksiklikler nedeniyle kendi sorunlarına çözüm üretemez hale geldi. Bu durum, gençlerin toplumsal meseleleri önemsememesine yol açtı.
c. Ayrımcılık ve Dışlanma
Bulgaristan’da Türk gençleri, eğitimde ve iş hayatında ayrımcılık ve dışlanma ile karşı karşıya kalıyor. Bu durum, onların toplumsal meselelere olan inancını zayıflatıyor ve ilgisizliğe yol açıyor.
4. Gençlerin İlgisizliğini Gidermek İçin Neler Yapılmalı?
a. Geçmişi Anlatmak ve Hatırlatmak
Büyükler, gençlere Bulgaristan Türklerinin tarihini

ve kültürünü anlatmalı, geçmişin önemini vurgulamalıdır. Geçmişin acıları, yalnızca bir travma olarak değil, aynı zamanda bir mücadele ve direniş hikayesi olarak aktarılmalıdır.
b. Eğitim ve Kültürel Projeler
Gençlere, Bulgaristan Türklerinin tarihini, kültürünü ve kimliğini öğretmek için özel eğitim programları ve kültürel projeler hazırlanmalıdır. Tarihi belgeseller, kitaplar, tiyatro oyunları gibi araçlar bu süreci destekleyebilir.
c. Rol Model Liderler Yaratmak
Toplum içinden gençlere ilham verecek yeni liderler ve rol modeller çıkmalıdır. Bu liderler, geçmişin hatalarından ders çıkaran ve gençleri kültürel ve toplumsal meselelere çeken figürler olmalıdır.
d. Sosyal ve Ekonomik Destek
Gençlerin ekonomik kaygılarını azaltacak projeler hayata geçirilmeli, Bulgaristan Türk gençlerinin kendi topluluklarına faydalı bireyler olmalarını teşvik eden burs ve istihdam olanakları sunulmalıdır.
e. Gençlerle Diyalog Kurmak
Büyükler, gençlerle diyalog kurmalı ve onların ihtiyaçlarını, beklentilerini anlamaya çalışmalıdır. Gençlere, tarih ve kültür sadece bir “ödev” olarak sunulmamalı; onların ilgisini çekebilecek modern yollarla (sosyal medya, dijital içerikler) aktarılmalıdır.
5. Sonuç: Büyüklerin Rolü ve Gençlerin Potansiyeli
Bulgaristan Türk gençlerinin ilgisizliği, yalnızca onların bireysel tercihleriyle açıklanamaz. Bu durum, büyüklerin doğru yönlendirme yapmaması, toplumsal travmalar, ekonomik şartlar ve küresel etkilerin bir birleşimidir. Ancak bu ilgisizlik çözümsüz değildir. Büyükler, gençlere geçmişin önemini anlatırken, onlara umut dolu bir gelecek vizyonu sunmalıdır. Gençlerin enerjisi ve potansiyeli, doğru şekilde yönlendirilirse, Bulgaristan Türkleri yalnızca geçmişiyle barışmakla kalmaz, aynı zamanda geleceğe güçlü bir adım atar. Gençlerin ilgisini çekmek ve onların kültürel ve tarihsel mirası sahiplenmelerini sağlamak, bir toplumun varlığını sürdürebilmesi için hayati bir sorumluluktur.

___________________________________

Köklerimize Çağrı

Ey genç yürek, gözlerin neden uzağa bakar,
Tarih dediğin, toprağında yankılanır, akar.
Bilmez misin bu toprakta atalarının sesi var,
Her adımda bir ağıt, her nefeste bir bahar.

140 yıl dövdüler, ezdiler, sindirdiler bizi,
Kimliğimizi silmeye çalıştı her biri.
Ama unutma, gökyüzü bile eğilmez yere,
Bir toplumun ruhu direnir hep özüne.

Göç yollarında bıraktık gözyaşıyla düşler,
Ama yüreğimizde yandı hiç sönmeyen ateşler.
Her adı değişse de kök aynı, damar aynı,
Bizden çaldıklarını geri alacak bir yarın var hani.

Genç kardeşim, unutma tarihin, özünü bil,
Bu kimlik seninle büyür, seninle dirilir.
Sessizlikle ölür bir millet, sesin olsun sen,
Mazlumun hakkını savun, hakkını bilen.

Topraklar bize susmayı değil, direnç öğretti,
Her karışında bir umut, bir halkın gücü yetti.
Artık dön yüzünü geçmişe, unutanlara inat,
Bir tarih yaz ki, kalsın sonsuza kadar kat kat.
Ey genç yürek, umudu, direnci miras al,
Dikenli yollar bile aşılır sonunda, kal.
Bu toprak senindir, bu tarih senin, unutma,
Köklerine dön, kalbinle sarıl, korkma.

Kayıp Köklerin Çağrısı

Ey genç, gözlerin neden geçmişten kaçar,
Oysa tarihin, toprağında saklanır, yanar.
Bilmiyor musun, sessizlik en ağır yüktür,
Kimlik unutulursa, bir millet çöker, bükülür.

Asırlardır yankılanır burada bir ses,
Her çığlıkta zulmün izi, her sessizlikte keder.
Unuttular belki, sen unutma, bak,
Köklerinde saklıdır direnişin ilk tohumları ancak.

140 yıl adını çaldılar, varlığını susturdular,
Ama o kalpte, hep direnen bir ateş vardı.
Kimlik değiştiren yazgılar da unutturamaz,
Bir halk, köklerinden kolay kopamaz.

Ey genç, bil ki sadece bugüne değil geçmişine aitsin,
Her adımında yankılanır atalarının sesleri.
Bir iz bırak şimdi, yaz bu karanlığa ışık,
Senin kaleminle filizlensin kökler yeniden.

Korkma, çalınan geçmişi geri almanın zamanı,
Sana miras bu hikaye, tut ellerinle yarını.
Bil ki unutanlar, yitip gider sessizce,
Ama hatırlayanlar, yazar tarihini destanca.

Ey genç, dön yüzünü toprağına, özüne,
Her nefeste yankılansın köklerin türküsü.
Bir tarih yaz ki, sonsuza dek dirilsin,
Bu toprakta seninle hayat bulsun geçmişin.