alptekin-cevherli Alptekin CEVHERLİ
ABD yönetimi açıklama yapmış, “Türkiye’nin Suriye’deki varlığı ve ‘teröristlere’ karşı yürüttüğü operasyonlar kabul edilemez”miş. (Tabi terörist demiyor da ‘YPG’ diyor, yani PKK’nın Suriye kanadı)
Adama önce aynaya bak derler, değil mi?
Eruh baskınından bu yana 40 bine yakın vatandaşını PKK teröründe kaybetmiş bir ülkeye söylenebilecek son sözü, anlı şanlı müttefikimizin söylemesi elbette ‘kabul edilemez’!
Tarihimiz, özellikle de Osmanlı Devleti’nin son 300 yılı Batı tarafından verilmiş de tutulmamış sözlerin adeta çöplüğü gibidir. Her seferinde fiili durum, zamanla hukukileştirilerek ülkemiz zarara uğratılmıştır. Balkanlar’ı kaybımız böyledir, Kıbrıs’ı kaybımız böyledir, Afrika’yı kaybımız böyledir… Bu hastalık Cumhuriyet döneminde de bir süre sonra nüksetmiş ve zamanımıza kadar gelmiştir.
En son olarak da Türkiye’nin kırmızı çizgilerinin Kerkük’te peşmerge tarafından silinmesi ile bu ihanete bir kez daha maruz kalmıştık. Hatta 5000 bin yıllık Türk yurdu Kerkük’e giren peşmergeler, ilk olarak tapu ve nüfus dairlerini yağmalayarak asıl maksatlarını da ortaya koymuşlardır.
Şimdi de Suriye’de ABD ve Batı bize söz veriyor, PKK Suriye’de Fırat’ın doğusunda kalmayacak diye (?)
Bir, adama demezler mi; yalancı çoban gibisiniz hangi sözünüzü tuttunuz ki, bu sözünüze inanalım?
İki, PYD’nin (PKK’nın) Fırat’ın doğusunda, batısında olmasının aslında bir farkı yoktur. PYD’nin kendisi bir terör örgütüdür ve teröristle asla pazarlık yapılmaz.
Adamların mantığı şu: Önce IŞID saldırıyor. Ardından PYD (PKK) gelip güya kurtarıyor. Böylece PKK bir kente girmiş oluyor. Ardından etnik temizliğe başlayıp Türkleri ve Arapları bölgeden sürüyor ya da soykırımına tabi tutuyor. Nüfus ve tapu kayıtlarını imha ediyor. Ardından kendince yeniden oluşturuyor. Sonra da al sana fiili durumun hukukileşmesi(!)
Irak’ın kuzeyinde yaptığınız hainliği Suriye’de de yapacağınız; Türkiye’nin haklı olarak PKK, IŞID, YPG ve FETÖ örgütleri ile mücadelesine verdiğiniz ters tepkilerden bellidir zaten…
Eğer ki ABD gerçek anlamda müttefikimiz ise, müttefik gibi davranmalıdır!
Müttefiki arkasından iş çevirenlerin uğradıkları hezimetler, tarih kitaplarında bolca vardır. Bu nedenle ABD ve Batı kararını vermelidir. Ya 10 bin yıldan beri var olan Türk Milleti ile dost olacaklardır, ya da kendi uydurdukları PKK, IŞID, YPG, PDY, FETÖ, DHKPC vb. terör örgütlerinin müttefikliğini seçeceklerdir.
Karar kendilerinindir…
Yoksa adama demezler mi: “ABD askerinin Kore’de, Vietnam’da, Afganistan’da, Somali’de, Irak’ta, Libya’da, Suriye’de dünyanın bilmem hangi köşesinde ne işi vardı?” diye.
Suriye’de ABD askeri varlığı kabul edilemez diye!
Bilmem anlatabildik mi Mr. Obama?
Reklamlar