Tarih: 23.02.2019
Bulgaristan Gazetesi Faktor.bg den Çeviridir.

BGSAM

Konu: Yalan yanlış lanetleyip kötüleme kendi başına gelir.
“Hayallerindeki Erkeği Arayan” 50 bin Bulgar kadını her yıl Beyaz Köle oluyorlar

En sık rastlanan bu gibi olaylarda kızlar fuhuş için kaçırılıyor.
İnsan kaçıranların kapanına düşenlerin tuzağına takılan Bulgarların yıllık sayısı 50 bindir. Bu trafik kurbanlarından daha çoğu kadınlardır. Onlar cinsel sömürüye zorlanmak üzere kaçırılıyorlar. Her şey bir masal gibi başlıyor. Zaman geçtikçe hayal ettikleri erkeğin bir insan kaçakçısı olduğunu anlıyorlar. Ama artık çok geç olmuştur.

Sofya “TV” programlarından “NOVA” hafta sonu bu konuyu işledi.

Olay merkezinde “Zornitsa” (Sabah Yıldızı) adlı 20 ile 30 yaş arasında olan bir kız. Küçük bir yerleşim yerinin sakin ve huzurlu hayat yaşayan kızlarından birisidir.  Anlattığı olay başına gelmezden önce, insan trafiğine ilişkin hiçbir şey işitmemiştir.
Romen gençlerden biri “Zornitsa” ya muhtemel kurbanlardan biri olarak süzmektedir. Tanışların ortamında kıza yaşlaşmayı ve onunla temas kurmayı başarmıştır. Birlikte yaşamak için daha büyük bir şehre giderler. Kızın anlattıklarına bakılırsa, ilk başta her şey normaldir. İki ayrı etnikten olmaları ilk dönemde kızı rahatsız etmez, çünkü Romen oğlan dikkatli ve saygılı davranır. Kızın anlattığına göre, ilk aylarda sorun yaşanmamıştır. “Zornitsa” nın oğlanla kaldığı ve kendilerinin olduğunu düşündüğü daireye tanımadığı yeni yeni gençler gelmeye başlar. Yabancı erkekler ve kadınlar onlarla aynı dairede kalırlar.

“Hepimiz uygun bulduğumuz bir şekilde yaşıyorduk. Dairede kalabalık olmuştuk.  Giren çıkan bana bilgi vermiyordu. Bir gün dostuma, biz neden bu insanlarla birlikte kalıyoruz diye sordum, o yumruğuyla ağızımı burnumu kan içinde bıraktı ve bana bundan sonra boş boş sorular sorma” dedi, diye anlattı.

Git gide her geçen gün dayak yemeye başladım. Kız korkudan felç olmuş. Dayak yemekten kurtulmak için, Zornitsa’dan başka erkeklerle de yatması istenmiştir. Sevdiği erkeğe olan güven ve bağlılığı o an tamamen kopmuş, dünyası ters dönmüştür. Kaçmaya çalışsa da, yakalanmış ve eşek sudan dönene kadar dövülmüştür.

Kız şunları paylaşıyor: “Evden çıkmayı ve otobüs durağına kadar gitmeyi başardım, tam otobüse binerken saçlarımdan yakaladı ve sürükleyerek beni arabasına itti. Yüzümü dümene vurdu. Kan içinde kaldım. Kulağımı kesmeyi denedi. Ana-babamın kaldığı evi yakmakla, yakınlarıma kan kusturmakla tehdit edildim. Yumruklandım, tekmelendim. Beni keyif almak için dövmeye başladı. “

İyice zayıflayınca ve ruh hali allak bullak olunca Zornitsa başka kızların grubuna katılarak yurt dışına çıkarılır. Vardıkları Batı Avrupa ülkesinde kızlar bir otele kilitlenmiştir.

Kızların ve Zornitsa’nın kimlik belgeleri ve diğer evrakları alınmıştır. Bir foto-stüdyoda soyularak katalog için fotoğrafları çekilmiştir.  Müşteriler otele gelmeye başlamıştır. Bu arada kızlar bir gece kulübünde ayrı ayrı özel odalara götürülerek erkeklere satılmıştır. Bütün bu gelişmeler kamaralar tarafından resmedilmiştir.

Bir yıl sonra evrak yenileme işleminde çıkan pürüzler Zornitsa’yı ve onu kaçıranı polise düşürmüştür. Kızın yüzünde ve vücudundaki yara bereler polisin dikkatini çektiğinden dolayı sorgulanmıştır. Polis kontrol işlemi için ikisini de tutuklamıştır. Fuhuş mafyası kurbanı olduğu tespit edilen kadın Bulgaristan’a çevrilmiştir. Yara bereleri bir yıl boyunca tedavi edilmiştir. Psikolojik, sosyal ve hukuksal destek almıştır. 2 yıldan beri hayata geri dönmeye ve normal yaşama katılmaya çalışıyor.

Hayatını cehennem eden gençten haber almak, adını bile işitmek istemiyor. Hiçbir şey hatırlamak ve anlatmak da istemiyor. TV yayınına çıkmasına vesile, başkalarını uyarma çabası, “asla kanmayın, gençliğinize sahip çıkın” giye olanca sesiyle haykırmak arzusudur.

3 Yıldan beri Bulgaristan’da insan kaçakçılığına ve kaçıranlara karşı Milli Hat açıldı ve çalışıyor. Bu davada dayanışalım. Gelecek hepimizindir.

NOT Sayın okuyucularımız, siz BGSAM’ın bu gibi fotoğraf ve yazılara yer vermediğini bilirsiniz. TV’den indirdiğimiz bu olayı tercüme edip yayınlamamızın nedenleri arasında, son dönemde Bulgaristan’da güya “Osmanlı köleliği”, sözde “Türklerin Osmanlı devrinde Bulgarların evlerine girip kız ve kadınlarla eğlendiği” vb yazılara yer verilmeye başlanmasıdır. Ne sebepleyse yine Türk düşmanlığı körükleniyor. Düşmanlarımızın elinde bize karşı tek bir delil yokken, gerçeklerin çıplak sesini duyurup ve modern insan ticareti ve çağdaş köleliğin yüz karası görüntülerini herkese göstererek, gerçeklerin bilinmesini istedik.

 

Reklamlar