Tarih: 19 Mayıs 2018

Yazan: Mehmet ÇAKIR

Konu:  AB ile ABD’nin arası açılıyor.   

Sofya’da Başbakanlar toplantısı yapan Avrupa Birliği ve Batı Balkan ülkelerinin, masaya yatırılan ana konu Avrupa Birliği (AB) ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) arasındaki yeni ilişkiler oldu.  Bu ilişkilerin yeni sayfasını ABD Başkanı Donald Trump’un 8 Mayıs günü  İRANLA NÜKLEER ANTLAŞMAYI bozması açtı. Başkan Barak Obama döneminde imzalanan bu anlaşmayla, İran NÜKLEER SİLAH ve STRATEJİK FÜZE geliştirmeyi durdurmuştu.

Müslüman İran halkının normal nefes almasına karşı olan ve genelde İran’ın Suriye’de askeri birlik bulundurmasına ve daha nelere nelere karşı olan Tel Aviv hükümeti, geçen ay “İran nükleer programını geliştirmeye devam ettiğini” sözde “kanıtlayan” yüzlerce evrak dosyası çıkardı. Bunları Başkan D. Trump’a götürdü. O da NKLER ANTLAŞMAYI bozdu. Kuşkusuz 2015’te imzalanan bu bu antlaşmanın altında Rusya, Büyük Britanya, Çin, Fransa ve Almanya gibi uluslararası aracıların, nükleer devletlerin de imzaları var ve tek taraflı “bozdum” girişimi, hepsinde tepki uyandırdı. “Bozdum” demenin anlamında, “İran’a karşı ambargo”, İran’la ticaret yapan ülkelere de yasak rejimine geçildi, var.

ABD İran’a karşı yeni yaptırım girişimlerine başlıyor.

Bu cezalandırma adımlarının en başında “İran’a ham petrol ve petrol ürünleri satma yasağı” geliyor. Dünyanın en büyük ve güçlü petrol üreticilerinden biri olan Tahran hükümetine böyle bir ambargo (yasak) uygulanması, bir defa bu ülkenin ve halkının iç işlerine müdahale olduğu gibi, birçok ülkenin de ekonomik güçlükler yaşamasına kapı aralıyor.

 

 Avrupa Birliği’nin Tepkisi

Sofya’ya gelmezden bir gün önce İran’a ambargo haberini alan Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk, Brüksel’de verdiği demeçte “Trump hakkında İnsanın böyle dostu olacağına olmasın daha iyi!” dedi. Sofya Hava Limanı’na indiğinde öfkesi burnundaydı.

AB Komisyon Başkanı Jean-Claude Junker, AB’de politika tasarlayıcısı ve koordinatörü sıfatıyla harekete geçti. AB diplomasisi şefi Federika Magerini hemen Fransa, Almanya, İngiltere ve İran dış şleri bakanlarını Brüksel’e topladı. Taraflar İran’la ekonomik ve ticari işbirliğini güçlendirme ve petrol ticaretine devam kararı aldılar.

Son dönemde ABD ile AB ticaret savaşı eşiğinde bulunuyor. Başkan Trump’un baskılarına karşı, AB üyesi (28 devlet) İran’la petrol ticaretini US Dolar üzerinden değil, EURO üzerinden yapmayı düşünüyor.

14 Mayıs rakamlarına bakıldığında, İran 24 saatte 2.62 milyon varıl petrol ihraç ediyor. Bu dış satım öncelikle in, Çin, Hindistan, Güney Kore ve Japon pazarına (% 60) gidiyor. OPEK ülkeleri arasında petrol üreticisi 3. Ülkedir. Dünya petrol piyasasındaki sürümün % 4’ünü sunuyor.

AB ülkeleri 24 saatte İran’dan 350-500 bin varil ham petrol çekiyor. En büyük miktarı ithal eden Fransa ve İtalya’dır.

ABD “Kuzey Akım 2” /Nord Stream 2, Rusya-Almanya) likit  doğal gaz boru hattı çekilmesi işlerini durdurmaya çalışıyor haberini veren Alman “ Der Spigel” dergisi, “tehdit ediliyoruz” diye yazdı.

 

İran petrolü alımında AB US Dolar yerine Euro kullandığında ABD ciddi yara alacak.

ABD’de İran’a ticaret yapan ülkelerin paralarını bloke ederek ödemeleri durdurma yolunu seçmiş bulunuyor.  Buna uymayanları da tutuklayıp cezalandıracak. Petrol ödemeleri dışında, AB ülkeleri dış ülkelerle dış veriş ve yatırımlarını Euro üzerinden gerçekleştirmeye geçerken, US Dolardan vaz geçmeyi tasarlıyor.

1973’te ABD, Suudi Arabistan ve OPEK, kendilerine güvenlik sağlanmasına karşı,  petrol ödemelerinin US Dolar üzerinden yapmayı kabul etmişlerdi. ABD’nin Rusya’dan sonra İran’a da ambargo uygulaması, küçük ve büyük devletlerde giderek daha fazla korkmaya başladı. Bugün Rusya AB, Çin ve Beyaz Rusya’ya US Dolar üzerinden petrol satmaya devam ediyor.  Çin US Dolar ticaretini bozmak isteyen en büyük devlet. Rusya ile yeni petrol antlaşmasını Çin Milli Parası  YUAN üzerinden imzaladı. Asya ve Pasifik Okyanusu bölgesinden birçok devletle ticaretini ulusal para birimleriyle yapmaya başladı. Milli rezervleri US Dolar olan birçok ülke dolardan kurtulmaya çalışıyor. Çin yatırımları dolardan bağımsız ve milli para birimiyle yapmaya öncelik veriyor.  Akan sutaşları uflar mantığıyla, ABD yönetimi, Amerika’ya karşı finans dünyasında büyük çelişkilere gebedir. Mali dünyada savaş asıl şimdi başlıyor.

Büyük bankalardaki durum da değişti. 2018 Şubat verilerine göre, ABD Federal Rezervi (FED) artık dünyada 4. Yerde bir bank durumuna düştü. En büyük banka artık Çin Halk Bankası, ardından gelen Avrupa Merkez Bankası; Gayri Safi Milli Hasılat Aktifleri açısından birinci yerde bulunan banka ise Japonya Merkez Bankası’dır.

Diş ülkelere verilen krediler ve yapılan yatırımlar açısından insanlar dünya birincisinin ABD banka sistemi olduğunu düşüne dursunlar, Birinci yeri rtık Japonya kapmıştır. Japon bankalarının 2018 aktifi 17 trilyon US Dolar iken, ABD banka aktifi 12,8 dolarda kalmıştır. Şöyle de diyebiliriz. Japonya’nın bugünkü banka aktifleri, Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere ve İspanya’nın banka aktiflerinin toplamına eşittir.

ABD lideri Donald Trump’un genel çöküşü durdurmak ve paçayı kurtarmak için uluslararası terörizmi neden aktif işe koştuğunu anlamanız kolaylaşmıştır. Doların en güçlü dünya parası durumunu yitirmesi anlaşılan Dost Kazığından olacak!!!.

Devam edecek.

Türkiye için çok önemli olduğundan dolayı konuyu izleyeceğiz.

Lütfen paylaşınız.

Reklamlar