KONFERANS:

“Dünden Bu Güne Balkanlarda ve Bulgaristan’da Gagauz Türkleri”

KonuşmacıDoç. Dr. Olga RADOVA,

Tarihçi, Etnolog, Yazar, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Misafir Öğretim Görevlisi.

Organizatör: BULTÜRK DERNEĞİ,

İSTANBUL, 16 AĞUSTOS 2018 YIL

 

Doç. Dr. Olga RADOVA’nın “BULTÜRK” – Bulgaristan Türkleri Derneğinde, 16 Ağustos 2018 tarihinde, Konferans konuşması:

Sayın konuklar, çok değerli Türk kardeşlerim, konferansımıza hoş geldiniz!

Böyle bir günde sizinle birlikte olmamız, bizi onurladıyor, mutlu ediyor!

Konferansımızın konusuna geçmeden, önce,  söylemeliyiz ki, Moldova Cumhuriyetinde ve  Gagauziya Özerk Bölgesinde yaşayan vatandaşlarımdan,  soydaş – Gagauz Türklerinden, sizlere selâmlâr getirdim, onlar dediler ki, “Söyleyiniz Türkiye’ye deki Türk kardeşlerimize, dostlarımıza, biz onları çok seviyoruz, mayıl oluyoruz, ne kadar Türkiye Türkleri çalışkan, insanî ve çok cömert insanlar, bizden uzakta da olsalar, yine de, bizleri de düşünüyorlar. Biz de onların her zaman iyiliklerini ve güçlü olmalarını diliyoruz, sağ olsunlar, var olsunlar!”

Bugünkü konferansıma bildirimi, Türkiye Türkçesinde hazırlamağa çalıştım, fakat biraz da siz işidesiniz ki Gagauz Türk kardeşleriniz nasıl bir Türkçe konuşuyorlar-söyleşiyorlar, bilesiniz, ona göre de biraz da Gagauz Türkçesi ile de söyleşeceğim. Söhbetimizde, olabilir işidâsiniz, çok eski, Balkan, bütün Güney-Doğu Avrupa bölgesinin Türkçesinden – benim kendi ana dilimin, Gagauz Türkçesinin sözlerinden.

Türk Dünyası coğrafyasında, Gagauz Türkleri ve onların dedeleri,  M.Ö. (Milâdî Önce), çok evvelki zamanlardan itibaren, çok geniş yerlerde yerleşmişler – Anadolu’da, Balkanlar’da, Güney-Doğu Avrupa’nın çeşitli tarihi bölgelerinde –  Dobruca’da, Trakya’da, Makedonya’da, Bucak’ta, Orta Volga’da vb.

Gagauzlar, bütün Türk Dünyasının, Türk Milletinin bir parçasıdır, onun için, bukadar kısa bir süre zaman içerisinde, hepsini tarihi konuları anlatabilmek mümkün değil. Burada başlasak hepsi Türklerin, tarihi ve kültürü ile ilgili konuları açıklamağa, zaman yetmez ve kaç vakıt sürer. Ama bir iş belli ki, Türklerin tarihi ve kültürü, medeniyatımızın çok evvelki, dedelerimizden kalma, çok zengin bir kültür mirasıdır (varlığıdır) ve geniş coğrafyada var olduğunu görüyoruz. Onun için, bugün, konumuza göre, Bulgaristan’da ve Balkan Yarımadası’nın diğer devletlerinde bulunan, Gagauz Türkleri için söz gidecektir.

Gagauzlar Türk(tür), onların dedeleri, İslam’dan/İslamyet’ten önce, Hıristiyan dinini kabul ediyorlar ve binlerce yıl, hangi coğrafyada da yaşasalar, diğer karddeş Türk toplulukları ile her zaman dostluk içersinde yaşamışlar ve bu gün de Allah’a şükür ki, hep öyle devam ediyorlar.

İslamyet’ten itibaren (VI-VII yüzyıllar) Türk’lerin büyük bir kısmı Müslüman dinini kabul ediyor. Ancak bugün dünya üzerinde, buddist, hıristiyan, müslüman ve şaman Türkleri var. Zaman geçtikçe, herbir Türk soylu insanlar, kültürlerini ve adetlerini, kendi dinlerine temellenerek, yaşatmaya devam ediyorlar. Fakat islamyet ve hıristiyan dinlerinin öncesi, kültür mirası – Türk’lerin ortak bir kültürü, çağadaş zamana kadar korunulmuş. Bilimsel araştırmalarımız gösteriyorlar ki, o ortak Türk kültür mirası, bugüne kadar çeşitli Türk soylu milletlerde korunulmuş – Azerbaycan Türklerinde, Gagauz Türklerinde, Bulgar-Türk’lerinde (bugün “Slavlaşmışlar”), Türkiye Türklerinde, Tatar Türk’lerinde, Uygur Türklerinde, Nogay Türklerine, Türkmen Türklerinde, Kırgız Türklerine ve diğer Türk boylarında.

Gagauzlarla ilgili hangi bilimsel konuyu da alsak – tarihi, dili, dini, folkloru, adetleri, yerleşim yerlerini – Gagauzların etnik topraklarını, genelden söylesek – Gagauz Türklerinin kültür mirasını oluşturan konuları, hepsiciği çok önemli ve stratejik konulardır. Çünkü onlar çağdaş zamandaki, çeşitli etnosların veya halkların/milletlerin tarihlerine, ister-istemez söylemeliyiz ki, Güney-Doğu Avrupa ve diğer tarihi topraklarda bulunan devletlerin, jeopolitik ve stratejik projelerine de dokunuyorlar.

Burada söylemeliyiz ki, kendim de bir Gagauz Türkü/Türki olarak, Gagauzların tarihi, kültürü, yerleşim yerleri, göçleri, folkloru ve etnogenezisi ile ilgili konuları, yaklaşık otuz yıldır araştırmaktayım ve bugün de bilimsel çalışmalarım, bu alanda devam ediyor.

Bilimsel araştırmalarım Balkan Yarımadasında, Güney-Doğu Avrupa’da ve diğer bölgelerde bulunan ülkelerde – Almanya, Bulgaristan, Makedonya, Romanya, Moldova, Rusya, Türkiye (iç Anadolu’da, İstanbul’da Karadeniz’in taraflarında vb.), Beyaz Rusya, Ukrayna, Kafkas – Kabardin-Balkarya ve Kuzey Osetya ve Kırım’da vb. yerlerde oldular.

 

Gagauz Türkleri ile ilgili çok cevap bekleyen bir takım sorular var;

 

  • Kim miş, Gagauzların dedeleri?
  • Neredeymiş, onların yerleşim yerleri?
  • Neden, hererde Gagauzlar ve onların dedelerini, hep bir göçmen gibi göstermişler?
  • Neden onların ana dillerini (Gaguz Türkçesini) okullarda öğretmemişler?
  • Neden Gagauz Türklerinin, gerçek soy kökleri ve tarihlerini saklamışlar?
  • Ama nesoy öyle büyük sevgi Gagaulara karşı var da, hepsiciği, onların etrafında bulunan insanlar, kendi soylarından Gagauzları görmeğe istiyor? Neden çeşitli devletlerin kaynaklarında, sadece kendilerinin bakış acısıyla, Gagauzlara türlü-türlü soy adı vermişler veya yeni adlar takmışlar; Gagauzların soy kökleri ile ilgili çeşitli hipotezler çıkarmışlar? Acaba hagisi doğrudur?
  • Neden, dünyada bir avuççuk kalmış, Gagauzlara bu kadar sevgi ve dikkatler herbir taraftan?

Değerli konuklar,

Soruşlar çok daha var, ama artık geçelim açıklamalarımıza, gösterelim ve anladalım,

bilimsel araştırmalarımız, ne yeni bilimsel açıklamalarına getirdiler, belki de, kısmet(d)imize, inşallah, bu bilimsel açıklamalarımdan, hepsine fayda olur, Gagauz Türklerine de, Bütün Dünnya Türklrerine de, başka soydan halklara da.

 

 

Gagauz Türkleri Balkanlar’da, Bulgaristan’da,

Güney-Doğu Avrupa’nın diğer tarihi topraklarında çok evvelki ve yerli/avtohton insanları

 

Gagauzlar bir halk olarak, Güney-Doğu Avrupa’da – Balkanlar’da, Dobruca’da, Bucak’ta ve diğer tarihi topraklarda oluştular. Gagauzların soyları veya etnogenezisleri, çeşitli Türk boylarından oluştuklarını görüyoruz.  Bugün Gagauz Türklerinin soy kökleriyle ilgili, 22 hipotez var, fakat bilimsel araştırmalarımız gösteriyorlar ki, %70-80 Gagauzların soy köklerine, Oğuzlardan=İskitlerden geliyor.

Bilimsel, temelli/esaslı araştırmalarımızın sonuçları, Gagauzların ve onların dedelerinin, daha evvelki vakitlerden itibaren, Güney-Doğu Avrupa’da ve o bölgeye giren Bucak’ta ve diğer  tarihi topraklarda, XVI-XVII-XVIII yüzyıllarda ve daha evvel de, onların dedelerinin 2500-3000 seneden önce de o topraklarda (bölgelerde) yaşadıklarını ve yerli/avtohton olduklarını gösterdiler.

Değerli konuklar,

Bugün, konumuza göre, ağılık Bulgaristan’da yaşayan Gagauz Türklerine verilecektir, yanında diğer Balkan Yarımadası ülkelerinde de – Makedonya’da, Yunanistan’da, Romanya’da

yaşayan Gagauz Türkleri için de, söz gidecektir.

 

Büyük – Rum, Bizans, Osmanlı Devletlerinde,

 Rusya Çağırlığı ve Sovyetler zamanında, Gagauz Türkleri

Gagauz Türklerinin dedeleri Bizans döneminden daha evvel, Güney-Doğu Avrupa’da, Anadolu’da ve diğer tarihi bölgelerde yerleşiyorlar. Bizans ve Osmanlı devletleri zamanlarında, Gagauzlar ve dedeleri, bu devletlerin bölgelerinde serbest gezerek, hayvanları otlad (t) ıyorlardı, aynı zamanlarda, bulundukları yerlerde buğday, darı, zarzavat, meyva, üzüm, coğrafyaya göre, diğer malzemeler (tarım gıdalarını da) de ekip, yetiştiriyorlardı.

Orta çağ zamanlarında ve daha evvel de, Gagauz Türklerinin dedeleri, Anadolu’da, Balkan Yarımadası tarihi topraklarda – Trakya’da, Makedonya’da, Dobruca’da; Güney-Doğu Avrupa’nın diğer tarihi bölgelerinde – Bucak’ta, Özi (Özi kırlarında), Orta Volga’da; Kafkas’da ve başka yerlerde toplu yaşıyorlardı.

Gagauzlar, Osmanlı Türklerinden de, Selcuk Türklerinden de önce Güney-Doğu Avrupa’da yerleşiyorlar.

Osmanlı döneminde ve daha evvel de, Gagauz  Türklerinin yaşadığı yerler hiç bir sınırla bölünmezdiler ve onlar bütün Güney-Duğu Avrupa’da serbest gezerdiler. Osmanlı Devleti’nin kuvedi yufkalandıkça (XVIII. yüzyılın sonu – XIX. yüzyıl) ve hepten çökünce (XX. asırın başlantısında), daha sonra da Sovyetler Birliği dağlınca (XX. asırın sonunda), Güney-Doğu Avrupa’da yeni bağımsız devletler kurulu(şu)yor, Gagauzlar ister-istemez çeşitli devletlerin sınırları içerisinde yaşamağa kalıyorlar – bugünkü Makedonya’da, Moldova’da, Ukrayna’da, Romanya’da, Türkiye’de, Bulgaristan’da, Yunanistan’da, Rusya’da (önce de Osmanlı ve Rusya Çağırlığı devletlerinin sınırları içerisinde) çünkü onların (Gagauz Türklerinin) yaşadığı tarihi toprakları bölündüler ve yeni kurulmuş devletlerin sınırları içerisinde kaldılar.

O zamanlar (XVIII. yüzyılın sonu – XIX. yüzyılda), Gagauzların bir kısmı, Balkan Yarımadası’ndan ve Güney-Doğu Avrupa’nın diğer bölgelerinden, Rusya’nın güneyine ve Besarabya’nın güney tarafına – Bucak isteplerine (kırlarına) göç ediyorlar, diğer kısmı da, Prut nehri boylarına ve oralarda yerli Gagauzların ve Moldovanların içinde yerleşiyorlar ve yeni köyler de kuruluyor.

Osmanlı Devleti çöktüğü zaman ve  Sovyetler Birliği dağıldığı zaman, ayni paralel olayları görüyoruz. Gagauz Türklerinin topraklarını yine devlet sınırları bölüyor ve onlar yine ayrı devletlerin sınırları içerisinde olmak zorunda kalıyorlar.

Besarabya’nın güneyinde, iki nehirin – Prut ve Dnesrtr’ın arasında bulunan tarihi topraklara Bucak deniliyor. Bucak – o bölgenin çok evvelden kalma eski tarihi Türkçe adı, fakat 1806-1812 yıllardaki, Rusya ve Osmanlı harbinden sonra, 1813 yılında, Bucak’a – bugün de Gagauz Türklerinin yaşadığı yerlere/topraklara, Besarabya adı koyuluyor. Bucak – köşe anlamına geliyor, Prut ve Dnesrt nehirleri Karadenize akıyor ve onların aralarında, deltalarına doğru topraklar daralıyor, bir köşe gibi oluyor.

1940 yılında Bucak toprakları bölündü, bir kısmı Moldova sınırları içerisinde kaldı, diğer kısmı/payı da Ukrayna’ya eklenildi, öylelikle, Gagauz Türklerini Sovyetler zamanında da, Bucak’ı da böldüler.

Dobruca da ikiya bölündü – Kuzey Dobruca, bugün Bulgaristan sınırları içerisinde bulunuyor ve Güney Dobruca – Romaya sınırları içerisinde bulunuyor.

Makedonya da bölündü ve çağdaş zamanda bu tarihi topraklar birkaç devletin sınırları içerisinde bulunuyor – Yunanistan’da vb., eski adıyla da bağımsız Makedonya devleti temellendi.

Trakya, Lozan Barış Anlaşmasına göre, 1923 yılında üç paya bölünüyor, şimdi Doğu Trakya, Edirne şehiriyle beraber Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde bulunuyor. Batı Trakya – Yunanistan’da, Kuzey Trakya da – Bulgaristan’da. Coğrafi tarafından baksak, Trakya’nın merkezinde Edirne’de bulunuyor, burada Gagauz Türklerinin yaşadığı yerlerdi, Edirne’de ve onun dolayında bulunan köylerde vb.

 

Bulgaristan’da ve Balkan Yarımadası’nın diğer ülkelerinde,

Gagauz Türklerinin asimilyasyon olmaları

 

Osmanlı Devleti ile Rusya Çağrlığı çöktüktden sonra ve Sovyetler Birliği dağıldığnda, yine önce de belirttiğimiz gibi, Gagauz Türkleri yeni bağımsız devletlerin sınırları içerisinde yaşamalarını devam ettirmeye mecbur kaldılar. Çünkü onlar bağılıydı dedelerinden kalma topraklarına. Gagauz Türkleri bugünkü Bulgaristan’da, Türkiye’de, Makedonya’da, Yunanistan’da, Romanya’da, Moldova’da, Ukrayna’da, Rusya’da vb. yerlerde tarihi topraklarında yaşıyorlar ama bölünmüş ve parçalanmış olarak.

Bu yeni devletlerin içinde, Gagauz Türklerinin nüfüsları, artık azınlık grubuna kaydıkları sebebiyle ve devletlerin çeşitli sosyal ve siyasi hareketleri de, Gagauzları çok hızlı asimilyasyon ettirdiyor.

Zaman geçtikçe, çok hızlı asimilyasyon hareketleri başlıyor, kimi devlet politikaları da, bu asimilasyon proseslerini daha da çok hızlandırıyor. Öylelikle, Gagauz Türklerinin psikolojisinde, alt beyinlerinde, kendi soy kökleriyle ilgili, ikilikli etnik (veya soy) kimliği oluşmağa başlıyor. Bu nasıl oluyor?

İlkin soy kökleri ile ilgili, uzun bir süre, Gagauz Türklerinin alt beyinlerinde ikilikli soy kimliği oluşturuluyor. Hangi yeni bağımsız devletlerin sınırları içerisinde yaşamağa kaldıysalar, ona göre de onlara demişler:

Bulgaristan’da – “Bulgar-Gagauz” veya “Gagauz – Bu(o)lgar”, veya hangi devlette yaşadıklarını göstermek için de “Bulgaristan Gagauzları” denilmeğe başlanılıyor, Bulgarlar (çağadaş zamandaki, artık kendileri Slav sayan Bulgarlar) sa Gagauz Türklerinine “Bulgar-Slav” soylarından olduklarını iddia ediyorlar ki, bu problemin dolayında, bugün de çok dartışmalar gidiyor, daha detayli bu konuyla ilgili bir başka çalışmamızda açıklayabiliriz;

Yunanistan’da yaşayan Gagauzlara – soy olarak, Yunan deniliyor, Gagauzlar sa kendilerini etnik olarak, Gagauz biliyorlardı. Fakat zaman geçtikçe, yeni kuşak boyları, kendilerinin soylarını ikilikte görmeğe başlıyor, nasıl “Gagauz-Yunan” veya “Yunan-Gagauz”, Yunanistan’da da yaşadıklarını göstermek için, “Yunanistan Gagauzları” denilmeğe başlanılıyor.

Asimilatsyon hareketleri kuvvetlendikçe, artık Gagauzların çocuklarına ve torunlarına, onların gerçek soylarını, Gagauz Türk soylarından oldukları değil, soy olarak kendilerini artık Bo(u)lgar, Yunan, Rumın, Moldovan, Ukrain, Rus vb. türlü görüyorlar, hangi devletlerde yaşıyorlar ise, o devlete isim veren milletin soyunu artık taşımağa başlıyorlar, bu asimilatsyon hareketleri bugün de çok hızlı devam ediyor.

Gagauz Türkleri, hangi devlette yaşarlar ise, ona göre de onlara yeni etnonim (soy kimliği) adı vermişler – Bolgar, Yunan, Rumın, Moldovan, Ukrain, Türk, Rus vb. Çeşitli tarihi dönemlerde Gagauz Türklerinin soylarını resmi belgelerde “Tatar”, “Rumeli” gibi de yazılarda gösterilmiş, fakat Gagauz Türkleri, “Biz Gagauz’us” hep demişler.

Bilimsel araştırma ve incelemler yapmak üzere gittiğim Bulgarya, Moldova, Ukrayna, Makedonya, Yunanistan, Rusya, Kafkas, Kırım’ vb. yerlerde, yaşlı insanlar bugün de, hep Gagauz Türkçesinde konuşuyorlar, yeni kuşaklar ise kendileri konuşamazsalar da, aklılarına getiriyorlar, nice onların nineleri konuşuyorlarmış.

 

 

Bulgaristan’da 2011, 2015, 2016 yıllarda

 Gagauz Türkleri ile buluşmalar

 

Gagauz Türklerinin bir kısmı, XVIII-XIX. asırlarda Bulgaristan’dan Rusya’nın güney taraflarına ve Besarabya’nın güneyine Bucak’a göç ediyorlar. Diğer kısmı da kendi doğuma yerlerinde, şehirlerde ve köylerde yaşamağa kalıyorlar. Fakat zamanla, Gagauzların çoyu asimilyasyon oluyor ve bugün gençler – Gagauzların torunları, kendilerini artık Bo(u)lgar sayȇrlar. Ama yine de, Gagauzların birazı – büyük yaşta insanlar, kendi kültür miraslarını – Gagauz Türkçe dillerini canlı olarak, korumuşlar. Bulgaristan’da, 2011, 2015, 2016 yıllarda, Gagauz Türkçesinde konuşan Gagauzlarlan ve onların torunlarıyla – artık çağdaş Bolgarca dilinde (Slav dilinde) konuşan gençlerlen, buluştum.

Büyük yaşta insanlar hem Bolgarca (bugünkü Bolgar-Slav dilinde), hem de Gagauzça – Gagauz Türkçesinde konuşuyorlar. Gagauzların tarihi boyunca yaşadığı şehirlerin, kasabaların ve köylerin adlarının birazını sıralayabiliriz – Varna, Kavarna, Balçik, Silistra, Şümen; tarihi Kırcali bölgesinde çeşitli Türk boylarıyla (soylarıyla) komşu olarak yaşamışlar; köylerde –  Bılgarevo, Yılanlık, General Kantarjievo, Hırsovo ve başka yerlerde.

         Dünya çok hızlı deyşiyor, 35-40 sene önce Bulgaristan’da ve Balkan Yarımadası’nın diğer ülkelerinde, Gagauz Türkleri okadar kolay-kolay söyleyemezdiler kendilerinin, gerçek soylarının kim olduklarını.

Ama XXI. asırın başlantısında, yine de kısmet oldu, Bulgarya’da Gagauz Türkleri ile buluştuk ve Gagauz Türkçesi ile konuştuk. Yaşlı insanlar haliz Gagauzça lafederler, sölpet ediyorlar, bana öyle geliyordu, sansın ben kendi köyümde, sokağa aykırlamışım da komşumlarımlan sölpet ediyorum (lefederim). Uşakları (çocukları) ve evlat boyları (torunları) ise Gagauz Türkçesinde hiç konuşmazdılar, ama belliydi, ani biraz anlıyorlar ne sölpet ediyoruz, fakat konuşamazdılar. Buna benzer asimilyasyon haraketleri, Balkan Yarımadası diğer ülkelerinde de olmuş. Romanya’da, Yunanistan’da, asimilasyon olup, bir etnos – halk gibi, kayıp oldular, yer üzünden silindiler.

Böyle, ayni durum, bugün Moldova’da da oluyor, burada Gagauz Türklerinin pasaportlarında kendi gerçek soyları – Gagauz oldukları yazılı, fakat Moldova’da ve Gagauzya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi’nde, Ana Dilimiz – Gagauz Türkçe Dilimiz, çocuk başçelerinde ve okullarda vaktinde öğretilmediği için, ya da hiş öğretilmediği için, bizim çocuklarımızı ellerimizden alıyorlar ve artık çok aldılar da, Gagauz Türklerinin geleceğini – çocuklarını ve topunlarını çok hızlı hareketle asimilasyon ediyorlar.

Ayni durum Kavkaz’daki Gagauz Türklerinde – oradada büyük yaşta insanlar Gagauzça konuşuyorlar, çoçukları biraz anlıyorlar ve çok az konuşabiliyorlar, torunları ise sadece Rusça konuşuyorlardı, Gagauzça hiç anlamazdılar (ekspeditsiyaya Moldova Bilimler Akademisi Gagauzoloji Bölümü’nün tarafından, görevli, 1989 yılında Kabardin-Balkarya’ya ve Kuzey Osetya’ya gitmiştim). Ama belediyelerde ve insanların pasaportlarında,  Gagauz Türklerini hangi soydan olarak, “Bolgar” yazılıydılar/kağıt ediliydiler. O zaman Nalçik şehirinde ve  Mozdok, Malgobek, Suhotskoye köylerinde Gagauzlarlan buluştuk. Mozdok ve Malgobek köylerinde evden eve gezdim da sordum insanlarin kim olduklarını. İnsanlar dediler, ani onlar Gagauz,  “Ozaman neçin pasaportlarınızda “Bolgar” yazılıysınız”, – sordun, insanlar cevap ettiler ki, bilmiyorlar.

2011 senesinde, Bulgaristan’da, ilk sefer geçtim o topraklardan, nerelerde benim dedelerim – Gagauz Türklerinin büyük bir kısmı yaşıyorlardı, fakat XVIII. yüzyülün sonunda – XIX. yüzyılın ilk çereğinde ve 1856 yıllarda, bir kısmı tarihi Besarabya’yanın güneyine – Bucak’a göç ediyorlar ve oradaki yerli Gagauzların içinde yerleşiyorlar. 2015 senesinde Bulgaristan’a Uluslararası Bilim Forumuna gittim ve ozaman yine Gagauz Türkleri ile buluştum, etnografya malzemelerinden – folklor, adet, yemek kültürü vb. topladım.

2016 yılında Bulgaristan’da, Balçik’ta, Uluslararası Sempozyuma katıldım, orada hepsi Bulgarca konuşuyordu, ilk günü okadar belli etmediydiler ki, onların içinde çok Gagauz var. Bu Sempozyumda bana sadece üç dakika söz verdiler. Bü üç dakikanın içinde acaba ne yetiştire bilinirde Gagauz Türklerinin tarihi ile, kültür mirasınla ilgi söylemeğe, 30-35 senenin içinde yaptığım bilimsel araştırmalarımın sonuçları için, yeni açıklamalarım için, anlatmağa.

Ama şimdi, düşünüyorum ki, yaşadığımda, bu hen az bana verilen 3 (üç) dakikakın içinde, hen çok söyleyebilmişim, çünkü bildirimi daha sunarken, salonda beni dinleyiciler artık seslen söylerdiler: “Ben de Gagauz”, “Benim ninem Gagauzça konuşuyordu”,- ve başladılar aklılarına getirmeğe neleri çocukluk yaşlarından beğeri aklılarında tutuyorlar. Elbet, kendim etnolog olduğum için, bu fırsat(d)ı kaçırmadım, hemen söylediklerini yazıverdim. Bir örnek olarak, anladacam.

Penka Dimitrova (doğumuş 10.12.1942 yılda Hırsova-Şumensko köyünde, köy bulunuyor Plicka’nın 20 km. Kuzey tarafında). Penka bugün Balçik’te yaşıyor, onun yeşi arheolog Marin Dimitrov (2004 yılda geçindi), o anlatıyor ki, onun varmış anneannesi (veya babaannesi), adı Neda Georgieva (1882-1972), küçük yaştayken, anneannesinden (Neda Georgieva’dan) işitmiş, nice o komşuykasınnan konuşuyormuş ve hatırladıkça, Penka gülüyor:

“- Mari gelin… (Mari gelin…)

– Ne var?    (Ne var?)

– Senin….teleto, yedim bizim zeleto. (Senin danan, yemiş bizim eşillikleri.)

– Mari, sen deli mu?  (Mari, sen deli mi?)

– Ni delik var, ni dupka var, ama preskoçil da go imiş”.

(Ne delik var, ne meşe (fidanı) var, ama geçmiş da yemiş).

İnformatorun, Penka Dimitrova’nın yaşına göre, bu sölpet, 70 yıl önce olmuştur. Bu iki komşuykaların sölpetlerinden belli ki, burada iki Gagauz Türkü lafediyor (sölpet ediyor) ve anlaşılıyor, ani daha ozamanlar, slav kelimeleri Gagauz Türkçe Diline artık katılmış.

Bulgaristan’da Gagauz Türklerinin yerleştiği yerleri

ve kültür miraslarının izleri

         Orta çağ zamanında ve çok daha evvel, Gagauz Türklerinin dedelerinin yaşadığı tarihi topraklar – Trakya, Makedonya, Dobruja bölünüyorlar ve bugün Bu(o)lgariya, Makedonya, Türkiye, Yunanistan, Romanya  sınırları içerisinde bulunuyorlar ve o yerlerde Gagauz Türklerine ait kültür miraslarının izlerini görüyoruz.

Gagauz Türklerinin dedeleri, kendi tarihi olaylrının izlerini kültür miraslarında – folklorda, dinlerinde, dillerinde, maara kiliselerinde, manastırlarda, bayır taşlarında eskiden kalma resimler ve yazılarda bırakmışlar.

Bulgaristan’da, Gagauz Türklerinin kültür miraslarına ait sadece birkaç örnek, hiç detaylara girmeden, vereceğiz:

  • Gagauz Türklerinin canlı kürltür mirasları – Gagauz Türkçesi bugüne kadar korunabilmiş (az insan konuşsa da, yine ne izleri kalmış).

Bugüne kadar Gagauz Türkçesi Bulgarya’da

köylerde korunabilmiş ama çok az insan bu dilde konuşabiliyor. 2016 senesinde Bulgariya’da, Balçik’te, Uluslararası Folklor Festivali ve onun çerçevesi içerisinde, Tarih ve Kültür Sempozyumu gerçekleşti. O zaman, Bulgaristan’da, soydaşlarımlan, Gagauz Türklerinlen buluşmak ve sölpet etmek ve konuşmak çok güzel ve faydalı oldu.

Balçik’te ve onun etrafında bulunan köylerden 3-4 büyük yaşta Gagauz kadını buldular ve getirdiler, onlar Moldova’dan gelen Gagauz Türkleri ile (bizinlen) buluştular ve kendi ana dillerinde Gagauz Türkçesinde konuştular. Aklımda ne kaldı: üç nineyi bizlen buşulturmak için getirdiler, biz onların ellerini öptük ve Gagauzça konuşmağa başladık, şimdi ikisi Gagauz Türkçesinde konuşuyor, üçüncüsü susuyor, konuşmuyor, sadece

bakıyor, öyle bir 30-40 dakıkadan sonra, o da Gagauz Türkçesinde rahat-rahat konuşmağa başladı … ve bildirdi, ani kendisi Gagauz.

Bulgaristan ve Moldova Gagauz Türklerinin buluşma gününde, 2016 sene.

Fotoda: 80 yaştan fazla ninemiz (fofoda, ortada), Gagauz “Kadınca” havasını (müziğini) işidince, elindeki bastonunu bıraktı ve başladı, bizimlen birlikte, kadınca oynamağa, o sansın yeniden gençleşmişti, üzü-gözü gülüyordü, seviniyordu.

Gagauziya (Gagauz Yeri) folklor ansamblisinin solistleri, Bulgaristan’da, Gagauz ninelerimize, Gagauz Türkçesinde türkü çalıyorlar. 2016 sene.

b.) Gagauz Türklerinin evvelki zamanlardan kalma kültür müraslarını Madara Atlısı’nda

Madara Rider ya da Madara Horseman Kuzeydoğu Bulgaristan’da, Şumnu şehrinin Madara köyü yakınlarındaki doğu Madara platosunda oyulmuş.

Ä°lgili resimhttp://www.infobg.ru/madar_horse.htm  (14.08.2018 yılında bakıldı) Atın ardından köpek (kurt) koşuyor, simvol olarak Türklerin izlerini gösteriyor.

2011 senesinde kendim de Madar Atlısını ziyaret ettim ve bayırın (dayın) tepesine çıktın.

v.) Alaca Manastır da Gagauz Türklerinin evvelki kürtür mirasıdır. Manastırın adı da Gagauz Türkçesinde. 2016 senede Bulgaristan’da, Balçik’te Bulgarlara sördum bu manastırın adının mağnasını bana açıklayabilir misiniz? Ama neye geler mahanası, biriciği açıklayamadı, bilmezdiler, sadece dediler ki, bu manastırın adı Osmalı döneminden kalmış.

Bulgarların bu cevaplarına birden şaştım ve dedim: “Nice öle olur? Osmanlılar müslüman. Ne onlar geldi yaptı manastırı da adını Alaca Manastır mı koydular? Düşünseneniz, bu iş olur mu?”. Onlar bana cevap verdiler: “Hayır, olamaz, ama biz bunu daha ileri hiç düşünmemiştik”,- dediler.

Elbetki, Alaca Manastır’ın adını Gagauz Türklerin dedeleri vermiş olabilir ve bu manastır da bugünkü Gagauzların kültür mirasıdır.

Moldova Cumhuriyeti ve Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi Harıtası

Gagauziya’nın sınırı.

 Gagauz Yeri Moldova Cumhuriyeti’nin Güney tarafında bulunuyor

 

Bugün Gagauz Türkleri toplu bir halk olarak, tarihi topraklarda Besarabya veya Bucak’ta yaşıyorlar, çağdaş zamanda o topraklar Moldova Cumhuriyeti’nin güneyinde ve bağımsıaz Ukrayna devletinin (Odesa oblastinde, Moldova’nın sınırlarına çıkıyor)  içerisinde bulunuyorlar.

XX. asırın sonunda, 19 Ağustos 1990 tarihine Gagauz Tğrkleri Gagauz Respublikasını temelledi. Dört buçuk yıldan sonra da (de-dakto, beş yıldan sonra), 23 Aralık 1994 senesinde Moldova Cumhuriyeti sınırları içerisinde Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi kuruldu. Bugün Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesinde Rus, Moldovan ve Gagauz dillerinin resmi statüsleri var.

Çok değerli Türk kardeşlerim, hepsi konuklar, Konferansımıza katıldığınız dolayı, sizlere teşekkür ediyorum!

Umarım ki, bugünkü konferansımızda, sunduğumuz yeni bilimsel açıklamalarımız, Gagauz Türklerinin Geleceği, Bütün Türk Dünyasının geleceği için, faydalı olur.

Sağ olunuz, var olunuz!

İstanbul, 16.08.2018 yıl

Görüntünün olası içeriği: iç mekan

Görüntünün olası içeriği: 4 kişi, Olga Radova ve Erdal Karabas dahil, gülümseyen insanlar, ayakta duran insanlar, takım elbise, düğün ve iç mekan

Görüntünün olası içeriği: 6 kişi, Rafet Ulutürk, Oya Canbazoğlu ve Erdal Karabas dahil, gülümseyen insanlar, ayakta duran insanlar ve takım elbise

Doç. Dr. Olga RADOVA kısa öz-geçmişi

Bilim insanı, yazar, şair, gazeteci, televizyoncu, tarihçi,  ettnolog, antropolog, folklorcu,  araştırmacı Doç. Dr. Olga Radova, 23 Kasım 1958 yılında  Moldova Cumhuriyeti, Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesine bağlı, Komrat ilinin Kongaz köyünde doğdu. İlk ve orta okulu doğduğu köyde, lise öğretimini başkent Kişinev’de tamamladı.

Yüksek öğretimini Kişinev Devlet Üniversitesinde tamamladı.

Üniversite öğrenimi esnasında, bir yandan da Gagauz Türklerinin adetlerive manevî  ültürü ile ilgili makalelerini, kendi şiir ve hikâyelerini gazetelerde, dergilerde, antolojilerde, okul kıtaplarında yayınladı. Ayrıca Moldova Cumhuriyeti “Bucağın Dalgasında” adlı Radyo-Televizyon kanalında Gagauz Türkçesinde, senaryo belgesel filmler yazdı, programcılık ve sunuculuk yapıp, radyo ve televizyon kanalında Gagauz Türkçesinde yayınladı.

Sayın Olga RADOVA, Gagauz Türklerinin tarihinde, 1986 ile 1988 yılları arasında Gagauz Türkçe Dilinde Televizyon programında, ilk kadın programcı ve sunuculuk yaptı ve yayınladı. Bu arada Gagauz köylerini gezerek, röportajlar yapıp, haber ve müzik, Gagauz Türkçesinde “Bucaan Dalgasında” televizyon programına senaryo yazıp, sunuculu yaptı ve onları yayınladı.

1989 yılından itibaren, 22 sene Moldova Bilmler Akademisinde (MBA), bilimsel uzmanı olarak çalıştı, doktora tezasını hep burada MBA hazırladı.

2002 yılında, Moskova’da, Rusya Bilimler Akademisinin N.N. Mikluho-Maklay adına Etnoloji ve Antropoloji Enstitüsünde doktora tezasini savundu ve “Tarih Bilgileri Doktoru” bilimsel derecesini kazandı.

Moldova Bilimler Akademisi: Kültür Mirası Enstitüsü’nün, Gagavuz Bölümünde 1989-2006 yılları arasında ve  Tarih, Devlet ve Hukuk Enstitüsü’nün Tarih Bölümünde 2007-2010 yılları arasında bilim üzmanı olarak, görev yaptı. Moldova Cumhuriyeti Gagauziya Özerk Bölgesi’nin Bilim-Araştırma Merkezinde 2012-2016 yılları arasında, bilim uzmanı olarak çalıştı.

Moldova Bilimler Akademisinde 22 sene boyunca Balkanlar’da  ve bütün Güney-Doğu Avrupa Gagauzları’nın etnik tarihini ve kültürel mirasını, ayni zamanda evvelki zamanlardan bugüne kadar, o bölgedeki Türklerin tarihini, yerleşim yerlerini, göçlerini, kültür miraslarını araştırırarak, bilim kitablarında, makelelerinde yayınlıyor.

1991 yılından itibaren, Moldova ve Türkiye Cumhuriyetleri arasında dostluk ve bilimsel köprüsünü ilk düzenlerinden birisidir, o yılun 23-25 Ekimde Uluslararası “Türk Dünyası Sosyal-Kültür ve Ekonomi Bağlantıları” Sempozyumuna katıldı ve öylelikle, bu bağlantılardan itibaren, Türkiye ve Moldova yolları çok insanlara da açıldı.

1991-2018 yıllar süzresinde çeşitli devletlerde Sempozyumlara, Kongrelere, Kurultaylara, Konferanslara konuşmacı olarak katıldı  ve o devletlerde 150 fazla bilimsel dergilerde makaleleri ve bildirileri yayınlandı – Moldova, Almanya, Türkiye, Bulgariya, Gagauziya Özerk Bölgesi, Rusya, Makedonya, Beyaz Rusya, Ukrayna, Romanya.

Kendisi, yazar olarak, 6 kıtabını ayrı yayınlandı, 6 kitabı da ortak vb.

Kitabı “Путь к себе: Аспекты истории, культуры, демографии, этнографии, этногенеза гагаузов. II. Дополненное издание. – “Kendine doğru yol: Gagauzlarin tarihi, kültür, demografya, etnografya, etnogenezis aspektlerine bakış. II. Basım” (Kişinev, 2009, 371 s.), 2010 senesinde Uluslararası bilimsel kıtab yarışmasında Ödülü kazandı (Ukrayna, Odessa).

Gagauz Türklerinden, Sn. Doç. Dr. Olga Radova’nın kitabı hen ilk Türkiye Türkçesine tercüme edildi ve 2004 yılında Türkiye’de yayınlandı.

2005 yılında I. Uluslararası Osmanlı Arşivleri Sempozyumunda yer aldı ve bildirisini sundu.  2007 tarihinden itibaren Moldova Osmanlı-Rusya ilişkileri çerçevesinde Gagauz Türkleri  üzerine, araştırmalarıma devam ettirmektedir.

2007 yılında Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı’nda ve Topkapı Sarayı Müzesi arşivlerinde araştırmalar yaptı. O tarihten itibaren Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı’nda, bilimsel araştırmalarını sürdürmektedir.

2007 yılında “İKANAS 38” Uluslararası Kongerste “Güney-Doğu Avrupa Gagauzlarının Tarihini ve Kültürünü Korumak –  Etnosun Gelişmesinde bir şart temeldir” bildirisini sundu. (Karansatas, Olga Radova, Ankara, 2011, Cilt I., s. 393-2-402) vb.

 

Moldova Cumhuriyeti N.Milesku Spătaru adına Bilim Adamları Asotsotsiyatsiyanın Bilimsel Sekreteri;

Moldova Cumhuriyeti  “Gagauz Kadınlar Birliği” Derneğinin (Asotsotsiyatsiyanın) kurucusu ve ilk Başkanı  (1993-1998 yy.);

Türkiye Arşivciler Derneğin Onur Üyesi (2007 senesinden itibaren);

Bulgaristan’da, bilimleri dolasiyla, yeni bilimsel açıklamarını yaptığı için, 07.04.2015 tarihinde Bulgaristan Bilimler ve Sanat Akademisinde ona Asil Akademik Ünvanı verildi (ДИПЛОМ №232, Българска Академия на Науките и Изкуствата Избра Д-р Олга РАДОВА д.и.н. – история, археология за «ДОПИСЕН ЧЛЕН», издадена в София на 07.04.2015 г.);

Avrasya Yazarlar Birliğinin Üeyesi (2008 senesinden itibaren);

Gagauziya Yazarlar Birliğin Üyesi;

Moldova Cumhuriyeti A.S.Puşrinin adına Yazarlar Birliinin Üyesi vb.

2012-2016 Gagauziya Bilim-Araştırma Merkezinde Tarih ve Etnografiya Bölümünde önderci bilim uzmanı olarak çalıştı.

16 Eylül 2016 tarihten itibaren İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’nde Misafir Öğretim Görevlisi olarak çalışmalarını sürdürmektedir.

 

 

Doç. Dr. Olga RADOVA Bilim ve Cumle Toplumuna çalıştığı için, Moldova, Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi’nde, Bulgaristan’da, Rusya’da, Ukrayna’da Uluslararasi kazandığı Onur Diplomaları, Medalyaları, Ödülleri:

 

Moldova Devleti Televizyon “Bucağın Dalgasında” adlı Televizyon kanalında Gagauz Türkçesinde, senaryo belgesel filmler yazdığı için ve programcılık ve sunuculuk yaptığı için, 1996 yılında “Bucağn Dalgasında” Gagauz Türkçesinde sunulan televizyon programının 10 yıldönümünü kutlanıldığı yılda, “Teleradio-Moldova” kumpanyası tarafından Onur Diploması  verildi (“Diplomă de onoare – Compania de Stat „Teleradio-Moldova”” (1996 yıl));

 

Moldova’da: Sayın Doç. Dr. Olga RADOVA’ya, “Moldova Gagauz Kadınlar Derneği”nin kurucusuna ve ilk Başkanına, çok aktiv bilim ve cümle toplumuna çalıştığı için, 2003 yılında, Moldova Devleti, Azınlıklar Bölümü/Departamenti Tarafından Onur Diplonası verildi (bu yılın Derneğin 10 yıldönümü kutlanıldı) – “Dıplomă se decernează dnei Olga RADOVA, activistului Asociaţiei Femeilor Găgăuze „Gagauz Karîlar Birlii” din Republica Moldova, pentru contribuţdeosebită la dezvoltarea culturii naţionale, armonizarea relaţiilor interetnice în Republica Moldova, precum şi cu ocazia a 10 ani de activitate a organizaţiei” (2003 yıl);

 

Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi, Başkanın tarafından Medalya “Gagauz Yeri – 15 Yıl” verildi (18.12.2009  yıl);

 

Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi, Başkanın tarafından Medalya “Gagauz Yeri – 20 Yıl” verildi (23.12.2014  yıl);

 

Moldova’da Polonya Derneği tarafından organize edilen“Adam Mitskeviç ve Besarabya”, edebiyat ve şiir yarışmasında, Ödüller – Diplom ve “Adam Mitskeviç” Medalyası verildi. (2009 yıl);

Ukrayna’da, Odesa’da Uluslaradası bilim kitab yarışmasında, kitabı Kendine doğru yol: Gagauzların tarihine, kültürüne, demografisine, êtnogenezisine dair mesele (bakımnar). II. Basım (Radova-Karanastas, O.K. Kişinev, 2009, 371 s.), Ödülü kazandı (2010 yıl);

 

Bulgaristan’da, yeni bilimsel açıklamarını yaptığı dolaysıyla, 07.04.2015 tarihinde Bulgaristan Bilimler ve Sanat Akademisinde Tarih Bilgileri Doktoruna, Doç. Dr. Olga RADOVA Hocamıza Asil Akademik Ünvanı verildi (ДИПЛОМ №232, Българска Академия на Науките и Изкуствата Избра Д-р Олга РАДОВА д.и.н. – история, археология за «ДОПИСЕН ЧЛЕН», издадена в София на 07.04.2015 г.) vb.

 

Sn. Doç. Dr. Olga RADOVA yayınladığı kıtablarının ve makalelerinin birazının kaynakları:

 

 

Dr. Olga Radova Karanastas. Moldova Milli Arşiv Kaynaklarına Göre XVIII.Yüzyıl sonu – XIX. Yüzyıl Başında Besarabya Gagavuzlarının Etnik Tarihi ve Demografik Gelişimi // ULUSLARARASI TÜRK ARŞİVLERİ SEMPOZYUMU 17-19 Kasım 2005, İstanbul. Ankara, 2006, s.71-77.

 

Dr. Olga Radova-Karanastas (ortak). XIX ve XX. Yüzyılda Güney Besarabya Bölgesinde Alman Sömürgenlerinin Yerleşimi ve Demografik Gelişimi // ULUSLARARASI TÜRK ARŞİVLERİ SEMPOZYUMU 17-19 Kasım 2005, İstanbul. Ankara, 2006, s.373-391.

 

Dr. Olga Radova-Karanastas. Osmanlı-Rusya-Moldavya Davranışları çerçevesi içerisinde Güney-Doğu Avrupa Gagauzların Etnik Tarihi // Dergi “Turan”. Stratejik Araştırmalar Merkezi: Yıl: 2012 – Yaz. Cilt: 4, sayı: 15. Ankara. Basım Tarihi: 13 Eylül, 2012, s.142-149.

 

KARANASTAS, Olga Radova. “Güney-Doğu Avrupa Gagauzlarının Tarihini ve Kültürünü Korumak –  Etnosun Gelişmesinde bir şart temeldir” // 38. ICANAS (Uluslararası Asya ve Kuzey Afrika Çalışmaları Kongresi) (International Congress of Asian and North African Studies) (Международный конгресс по изучению Азии и Северной Африки), 10-15.09.2007 Ankara / Türkiye, Bildiriler / Papers / Cборник статей.  KÜLTÜREL DEĞİŞİM, GELİŞİM VE HAREKETLİLİK – CULTURAL CHANGE, GROWTH AND MOBILITY -КУЛЬТУРНЫЙ  ОБМЕН,  РАЗВИТИЕ И МОБИЛЬНОСТЬ. I. CİLT / VOLUME I / TOM I. ANKARA-2011, s. 393-402 s.

Olga Radova. The Problem of Gagauz Ethno-Demographic Development in the 19 th Century // Журнал “Südost-Forschungen” – internationale Zeitschrift für Geschihte? Kultur und Landekunde. Südosteuropas Begründet von Fritz Valjavec. München, Band 54, 1995, z.263-270;

 

Olga Radova. The Problem of Gagauz Ethno-Demographic Development in the 19 th Century // Zeitschrift für Türkeystudien (ZfTS), 8. Jahrgang  1995, Heft 1, z. 67-74.

 

Olga Radova. 19. YüzyIlda gagauzlarIn etno-demografik gelişmeleri problemine dair // Журнал «Türk kültürü». Ankara, eylül, №389, 1995, s.556-565.

 

Каранастас-Радова О.К. Гагаузы в составе задунайских переселенцев и их поселения в Буджаке (конец XVIII – первая четверть XIX вв.). Изд. в типографии Комратского госуниверситета Республики Молдова, Кишинев-Комрат, 2001, 133 с.

 

Radova O.K. Bölüm I. Tarih. Раздел «Переселенческое движение в XVIII –  первой половине XIX  вв. Основные этапы и их особенности», стр.71-88 / История и культура гагаузов. Комрат-Кишинев, 2006, 710 с.

 

Радова-Каранастас О.К. и др. История переселения немецких колонистов в Бессарабию и основания села Новая Денневица (Светлый). Кишинев, 2008, 145 с.

Karanastas-Radova O.K. Tuna ötesi göçmenleri  ve gagavuzlar (18.yüzyıl sonları – 19 yüzyıl başları). Ankara, 2004, 149 s.

Радова О.К. Гагаузы. Серия «Народы и культуры». (Часть I. Этническая и политическая история гагаузов, Глава 4., Раздел «Переселенческое движение гагаузов в южную Россию и Бессарабию в XVIII – первой половине XIX вв.»), Москва, 2011, c.140-158.

 

Радова-Каранастас О.К. Путь к себе: Аспекты истории, культуры, демографии, этнографии, этногенеза гагаузов. Второе дополненное издание. Кишинев, 2009, 371 с.

 

Karanastas-Radova Olga. Güneydoğu Avrupa Gagauzların etnik tarihi ve kültür mirasi: T.C.Osamanlı Arşivi ve Topkapı Sarayı Müzesi Arşivin kaynaklarına göre XVI-XVIII  yüzyıllarda Gagauzların yerleştiği yerler – Üzi (Özi) Eyalet’in, Akkerman mülhakatında, Yeniköy karyesi // V. INTERNATIONAL TURKIC ART, HISTORY AND FOLKLORE CONGRESS / ART ACTIVITIES  “In Honour of Prof. Dr. Yusuf KÜÇÜKDAĞ”. Komrat, 2016.

 

Radova-Karanastas Olga. Türk Dünyası Coğrafıyasında Gagauz Dilinin Tarihi Yeri ve Özellikler // VI. Uluslararası Türk Sanatı, Tarihi ve Folkloru Kongresi/Sanat Etkinlikleri (VI. International Turkic Art, History and Folklore Congress / Art Activities) 12-14 Mayıs (May) 2016-Konya. Konya, 2016, s.

Радова Ольга Константиновна. Этноисторические и демографические процессы гагаузского населения Бессарабии в  XVIII-XXI вв. // Tehlikedeki Türk dilleri III –  Endangered turkıc languages ııı – Tюркские языки, находящиеся подугрозой исчезновения  – Disiplinlerarası Yaklaşımlar /Interdıscıplınary approaches. cilt 4., Ankara • Astana.  2016, 123-144 .

Olga Radova (Karanastas). Bucak Gagauzların etnogenezisi hem etnik istoriyası // Tehlikedeki Türk dilleri III –  Endangered turkıc languages ııı – Tюркские языки, находящиеся подугрозой исчезновения  – Disiplinlerarası Yaklaşımlar /Interdıscıplınary approaches. cilt 4., Ankara • Astana.  2016, 113-121 s.

Радова-Каранастас О.К. Болгары и гагаузы Юго-Восточной Европы: общие этноисторические реалии и современность // Межкультурная коммуникация: современная теория и практика. Материалы VII Конвента РАМИ. 28-29 сентября 2012 г. МГИМО. – Университет. Изд-во «Аскет-Пресс», изд-во «МГИМО – Университет». Москва, 2013, c.210-231.

Радова-Каранастас О.К. Документы Османского архива и архитектурные памятники в Республике Турция – объекты международного культурного  наследия // Исторические документы и актуальные проблемы археологии, источниковедения, отечественной и всеобщей истории нового и новейшего времени. Сборник тезисов докладов участников Третьей международной конференции молодых ученых и специалистов «Clio-2013». Москва, 2013, с.352-356.

Радова-Каранастас О.К. Новые османские источники по крепости Очаков (“Özi kalesi”) битве при Чигирине // Актуальнi проблеми сицiально-гуманiтарних наук. Матерiали II Всеукраϊнськоϊ науковϊ конференцiϊ (присвяченоϊ 50-рiччю кафедри iсторiϊ та украϊнознавства НМемАУ). 29-30 листопада 2013 року. Частина I., Днiпропетровськ, 2013, с.48-53.

Радова-Каранастас О.К., Пушнеев Д.А. Древнетюркские – булгаро-огуро-огузские компоненты в культуре и этногенезе гагаузов (на примере этимологии антропонима Пушней) // Материали Другої всеукраїнської  науково-практичної конференції з міжнародною участю «Науковий діалог «Схід-Захід» (12 жовтня 2013 р., м. Бахчисарай, АР Крим) ЧАСТИНА ІІ.  Бахчисарай – Дніпропетровськ, 2013, 175-178.

Karanastas-Radova Olga. Canın sesi. Peet toplumu, Kişinev, 2003, 127 s.

Radova-Karanastas Olga (ortak). Rusça-Gagauzça Sözleşmäk kitabı. Komrat, 2016, 185 s.

Radova Olga (ortak). Rusça-Gagauzça Sözleşmäk kitabı. Bolgrad, 2017, 175 s. vb.

Reklamlar