imagesÇanakkale Kara Savaşlarının 98. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen anma törenleri kapsamında Gelibolu’daki Anzak Koyu’nda, “Şafak Ayini” düzenlendi.

Binlerce Avustralyalı ve Yeni Zelandalı, gece Çanakkale’den Gelibolu’ya giderek, törenin başlamasını uyku tulumlarında bekledi. Bekleyiş sırasında dev ekranlarda Çanakkale Savaşı’na ilişkin belgesel ve röportajlar gösterildi.

Müzik dinletisinin ardından tören kıtasının yerini almasıyla başlayan ayinde konuşan Avustralya Gazi İşleri Bakanı Warren Snowdon, yaklaşık 100 yıl önce burada bıraktıkları atalarıyla ilgilenen Türkiye’ye teşekkür etti.

Arıburnu yakınlarında, şafak öncesi yapılan çıkarmanın ilk gününün sonunda 16 binin üzerinde Anzak askerinin karaya çıktığını belirten Snowdon, bu askerlerin yaklaşık 2 bininin bölgedeki sahillerde, yarımadayı çevreleyen sularda, tepelerde ve vadide yaşamlarını yitirdiğini veya yaralandığını bildirdi.

Yarımadadaki savaşın galibinin başlangıçta hafife alınan, topraklarını yiğitçe savunan Türkler olduğunu ancak bu galibiyet sonucunda Türklerin de 250 bine yakın kayıp verdiğine işaret eden Snowdon, şöyle konuştu:

“Anzak askerleriyle karşı karşıya kaldıkları bu ilk günde, 19. Tümen Komutanı Mustafa Kemal birliklerine şöyle seslenmiştir, ‘Size ben taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında, yerimize başka kuvvetler ve komutanlar geçebilir’. Şafağın ilk ışıkları altında bu barış ve huzur ortamında, 1915 yılında burada gerçekleşen savaşın epik yapısını ve vahşetini düşünebilmek aslında ne kadar zor. 24 Mayıs’ta kısa süreli bir ateşkes sonrasında Yüzbaşı Knyvett bir Türk askerine nasıl veda ettiğini şöyle anlatır, ‘Hoşçakal arkadaş, iyi şanslar sana’. ‘Güle güle gidin, güle güle gelin’ diye Türk askeri yanıtlar onu.”

Yeni Zelanda Savunma Bakanı Jonathan Coleman da Gelibolu’daki savaşların ardından iki eski düşman arasında yakın bir dostluk oluştuğunu ifade ederek, “Muharebe alanında düşmanlar arasında birbirlerine duyulan derin saygıyla başlayan bu olgu, Yeni Zelanda ve Türkiye arasındaki sıcak ilişkiye yol açmıştır. Bugün iki ülke arasında var olan güçlü bağın merkezinde Mustafa Kemal Atatürk’ün dile getirdiği, bağışlama ve uzlaşmaya dair o ölümsüz sözleri durmaktadır. Devletim ve Yeni Zelanda halkı adına yıllardır gösterdikleri cana yakın misafirperverlikten ötürü Türk ev sahiplerimize en samimi teşekkürlerimi iletmek isterim” ifadesini kullandı.

Reklamlar