Neriman ERALP

Konu: Dilimizin kudreti

Bazen bir hatıra, bir fıkra insanların  hayatını, düşünce ufkunu, zihniyetini ve her şeyini alt üst edecek güçtedir..

İşte hikmetin evrenselliği de burada yatar.

Son yıllarda anadilimiz olan Türkçe’miz üzerine çok yazıldı, çizildi, çok konuşuldu, çok gevelendi de sanki hep küçümsendik, hatta bulsalar bizim dilsiz olduğumuzu söyleyecekler, o kadar ileri gittiler.

Bu soruna yanıt olsun diye Bilgelik Hikayelerimizden bir tanesini seçtim ve size saygıyla sunuyorum.

Bu konuyu hele Hak ve Özgürlükler Partisi’nin (DPS) ana dili okuma, öğrenme, anadilde kültür yaratma, edebiyat oluşturma, anadille yaşayan geleneklerimizi yaşatma, türkü şarkı söyleme, sevme ve çekişme dilimiz olarak görmeyip, sanki yalnız ve sadece SEÇİM PROPAGANDASI DİLİ olarak görüyor.

ÇOK ACI BİR GERÇEK.

Bu parti nasıl oldu da bu kadar ufaldı, alçaldı, şeref… bir türlü aklım ermiyor.

HÖH-DPS Avrupa Milletvekili Necmi Ali’de kalkmış, “Türkçe propaganda yapılmasına izin verileceğini” yazarken hiç de utanmadan kameraya bakmış. “Thaberde” okudum da, kendimden utandım.

Necmi ağabey, bu, “Bulgarcadan başka dilde seçim propagandası yapılmasını yasaklayan yasa biraz da HÖH oylarıyla, HÖH iktidar ortağı olduğnuz dönemden, HÖH Sosyalist Partisiyle sımsıkı kanka olduğu dönemde çıkmadı mı?!”  Avrupa Parlamentosu bizim bir etnik topluluk olarak tüm etnik haklarımızı, ana dilimizde okul, anaokulu, lise ve üniversite haklarımızı, kültür geliştirme, geleneklerimizle yaşama, ana dilde ağlama, çalışıp ter dökme, ana dili konuşa konuşa, dertleşe dertleşe ölme haklarımızı tanısın. Ana dilde rüya görürken ölmek…

Biz gazetemizi kendimiz çıkarırız, radyomuzu açarız, TV programlarımızı açar ve propagandamızı yaparız.

Ne oluyor şimdi, iftar açarken Türkçe konuşanları bile jurnallıyorlar. İftar gecelerinde Bulgarca konuşuluyor. BULTÜRK derneğinin çıkardığı “Bulgaristan Türklerinin Sesi” Gazetesini Kırcaali’de toplatan HÖH – DPS partisi değil mi?

Yoksa siz ayrımcı mısınız?

Türkçeyi yalnız kendiniz için mi istiyorsunuz. Halk Türkçemizi bilmezse, siz Türk dilinde propaganda yapsanız kim anlar? Anlayan olmayan propagandanı faydası ne olur!

Siz halkımızı kafasına sıkacak duruma mı getirmek istiyorsunuz yoksa?! Samimi olun, öyle bir şey varsa biz şerefimizden ödün vermeyiz, kafamıza sıkar gideriz ve istediğiniz dilde istediğiniz propagandayı yaparsınız!

Yoksa “şimdi size ağustos sıcağında içi kor olmuş gara kaya üstüne suyu dökün, önemli olan cazlasın, cuzlasın mı dediler?

Sizin için dilimizin yüceliği üstüne özel bir anı seçtim.

Lütfen okuyunuz, Avrupa Parlamentosu kahvehanelerinde çay içerken anlatırsınız:

AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ’NİN  (ABD) OSMANLI’YLA İMZALADIĞI KENDİ DİLİNDE OLMAYAN İLK VE TEK ANTLAŞMA

Yıl 1783. Avrupa standartlarına göre mütevazi de olsa yeni bir denizci devlet olan ABD, denizlerde tek başına bayrak dalgalandırmaya başladı. Daha 15 Temmuz 1785’te Atlantik’te Cadiz açıklarında bu yeni bayrağı taşıyan ilk gemi, Osmanlı gemileri tarafından ele geçirildi. Bu gemi Boston limanına bağlı Kaptan İsaac Stevens’in idaresindeki “Maria” isimli bir gemi idi. Arkasından Philadelphia limanına bağlı kaptan O’Brien’in  “Dauphin” isimli gemisi de aynı akıbete uğradı.  1793 Ekim ve Kasım aylarında 11 ABD gemisi daha Osmanlıların eline geçti.

ABD Kongresi 27 Mart 1794’te Osmanlı denizcilerine karşı korsanca karşı koyacak güçte savaş gemilerinin inşa edilmesi veya satın alınması için Başkan George Washington’a 700. 000 altına yakın harcama yetkisi verdi. Osmanlıların oluşturduğu deniz tehdidi sayesinde ABD donanmasının temelleri atılıyordu. 5 Eylül 1795’te ABD bu tehdide karşı Osmanlı Devleti ile bir antlaşma yapmayı kabul etti. Bu antlaşmaya göre ABD, Cezayir’deki esirlerin iadesi için 2.270.000 Meksika doları ödemiştir. Avrupa Atlantik’te ve Akdeniz’de ABD sancağı taşıyan hiçbir gemiye dokunulmaması karşılığında 642.000 altın ve yılda 12.000 Osmanlı altını ödeyecekti. Dili Türkçe olan ve 22 maddeden oluşan anlaşmaya G. Washington ile Cezayir beylerbeyi  Dayı Hasan Paşa imza koydular. Böylece ABD yıllık vergiye bağlanmış oldu. Bu, ABD’nin 2 aya aşkın tarihinde yabancı bir dille imzalanan tek anlaşma olduğu gibi, yabancı bir devlete vergi ödemeyi kabul eden tek Amerikan belgesidir.

İşte ABD tarihinde kendi dilinde olmayan tek uluslararası anlaşma Türkçe olup, yine ABD tarihinde kendisine  vergi vermeyi kabul ettiği tek ülke Osmanlı Devletidir.

ABD Başkanı G. Washington, Osmanlı devleti tarafından muhatap alınmamış ve anlaşma Cezayir Beylerbeyi tarafından İmzalanmıştır.

Sayın AB Meclisi milletvekilimiz Necmi Ali, sizin Brüksel’de serbest vaktiniz vardır, lütfen durun, şöyle bir düşünün, saatinizi, politikanızı ve tavrınızı, umut aşağılamak istediğiniz konuları iyi ayarlayınız ve öyle konuşunuz.

Bu halkın aldatılmadık yalnız kulağının ardı kaldı, halkla dalga geçmeğin faturası ağır gelir. Bizden hatırlatmak siz yolunuza devam ediniz. Saygılarımla,

Reklamlar