Filiz SOYTÜRK

Size bir fıkra anlatmak istiyorum:

Güzel bir Bayan bir gün bütün cesaretini toplamış ve iki dirhem bir çekirdek büyük fizikçi Albert Einstein’in  yanına giderek,

– “Bana bak,  ne kadar güzelim değil mi? Sen de o kadar akıllısın! Gel de bir çocuk yapalım senin kadar akıllı ve benim kadar güzel olsun!” demiş.

Bayanın yüzüne bakan Einstein şöyle demiş:

  • Senin kadar akılı ve benim kadar güzel olursa, ne yaparız?

İşte böyle Bulgaristan seçimlerinden önce yaptığı propagandada “Sansürsüz Bulgaristan” (SB)  Genel Başkanı gazeteci Nikolay Barekov 1 321 defa BEN BAŞNAKAN OALACAĞIM dedi.

Başbakanlığı bir yana bırakalım, kendisi Brüksel’e kaçtı ve 15 milletvekilinden bazılarını hükümet ortağı bulup koalisyon kabinesi kurmaya çalışan Bulgaristan’ın Avrupalı Gelişim İçin Vatandaşlık GERB Partisi heyetiyle görüşmeye gönderdi ve 18 maddelik görüşme gündeminin 4. maddesinde görüşmeler kesildi ve iki parti arasındaki ipler koptu.

Bu bakıma Einstein’ı iyi bilmek gerek. Başbakan olmayı düşleyenlerle görüşmek bile istemeyenler varken, iplerin kopması da doğal karşılanmalı, değil mi?

8.10. 2014 günü “ATAKA” partisinin de ipleri koptu. Çünkü mecliste yapılacak görüşmeleri “Alfa” TV programında direk olarak yansıtmak isteyen parti Başkanı Volen Siderov’un isteği kabul edilmeyince, görüşme olmayacağı açıklandı.

Reformcu Blok gruplaşmasına geldiğinde, bu güçler topacı henüz birbirine kaynaşmamış, politik olarak süzülmemiş ve ortak hareket edip sözünde duracak duruma gelmemiştir. Parçalanma meraklılar bir arayış içine düşmüştür.

Pazartesi gün 20 Ekim 2014 günü Bulgaristan’ın Yeniden Doğuşu İçin Alternatif (ABV) Partisi ile GERB heyeti arasındaki görüşmelerden herhangi bir sonuç beklenmesi doğru olmaz, çünkü bu partinin topu topu 11 milletvekili var ve şimdiki durumda aranan vekil sayısı 18 olduğundan hiçbir şeye yaramıyor. “ABV” partisi merkez sol partisi olduğundan, GERB merkez sağ hükümet kurmaya çalıştığından yapacak bir şey yok.

Bu durumda milliyetçi, ırkçı ve yabancı düşmanı çıkışları, istek ve istençleri çok sert ve ağır olan Milliyeti Cephe (MC) grubunun da hükümette yer alma hesapları yapmasına gerek kalmıyor, çünkü herkes artık emindir ki, eğer GERB partisi yapıcı bir sosyal ve ekonomik programla, Avrupa ve Atlantik yönelimli, NATO’ya bağlılık ifade buyuran bir programla çıktığında TEK PARTİLİ AZINLIK HÜKÜMETİ DE KURSA milletvekillerinin çoğundan çok fazlasının oyunu ve onayını alacaktır.

Aslında 8 politik parti arasında koalisyon hükümeti sondajı yapılması daha ilk turda başarı verdi. Politik partilerden hepsi GERB partisinin AZINLIK HÜKÜMETİNE oy vermeyi kabul ediyor. Neden mi? Bulgaristan hükümetsiz kalırsa genel bunalım çok derinleşecek, yılsonuna kadar çöküşün yeni bir telef edici aşaması yaşanabilir. Zaten Batı devletleri, Büyük kulis ve boğazı çukuruna kadar borçlanmış olan ve yeni bir meclis seçimi yükümü taşıyabilecek durumda olmayan ulusal kulis hemen bir kabine kurulmasından yanadır. İşin başka tarafları da var. Bulgaristan’da ne BÜYÜK KOALİSYON ne de KÜÇÜK KOALİSYON hükümetleri 4 yıl ayakta kalamıyor. Biz İtalya değiliz. Orada 1945’ten beri bütün parlamenter partiler koalisyon hükümetlerine katılıyor. B. Borisov’un kuracağı bir koalisyon hükümetinin ömrü çok az olur diyenler çoğalıyor. Genç bir parti olan ve iktidar deneyimi 4 yılı aşmayan GERB partisinin iktidar ortaklığı deneyim ve kültürü yok.

Şu gibi bit özel durum da dikkati çekiyor. 5 Ekim 2014 akşamı sandıktan çıkan ve bugün artık Bakan koltuğu hayal edenlerin, aklını kurcalayan şöyle bir durum da var. Hükümet kurulmaz ve yeni bir seçim yapılırsa? Yeni seçime kısa süre sonra gidilirse GERB ve HÖH-DPS partileri dışındaki politik alanda oyuncu kalmayabilir. Bulgaristan Sosyalist Partisi çözülme ve sökülmeye seçimden sonra da devam ediyor. Halk partiyi hiçbir iş yapmamanın hesabnini vermeye ve ceremesini ödemeye çağırıyor. Para kaynakları kesilen, eli cebi tıkır mıkır kalan Sansürsüz Bulgaristan partisi hatta seçime girmeyebilir, çünkü Türklere, Müslümanlara, yabancılara, soydaşlara ve gurbetçilerimize karşı söylenecek söz kalmadı desek azdır. Barekov kendisi de Brüksel’de Genel Kurula oturdu ve gel keyfim gel. Zaten oylarını satın aldığı seçmene ödeme yapmadığı için seçmen bıçak biliyor. Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev  ile Rusya Başkanı Putin ve Liberal Parti Başkanı Jirinovski arasında geçen diş bilemelerinden ve Rusya’nın Bulgaristan’ın egemenliğine gölge düşürdüğü havasının sertleşmesinden sonra ülkede Rusyafobisi gelişti ve bir seçim daha olursa “ATAKA” partisinin Meclise girmesi sorun olabilir. Zaten bu defa elektrik fiyatına % 10 zam yapılmasaydı V. Sideov ekibi parlamento dışındaki satı kaldırım üzerinde sayıklayacaktı. Yeniden Doğuş Alternatifi “ABV” partisinin şansı da yaver gitmeye bilir, çünkü 8 yıl Cumhurbaşkanlığı yapan ve sonra yeniden parti kuran Parvanov’un tüm olumsuzlukların içinde olduğu her gün ışığına çıkıyor.

İşte böyle bir ortamda yeni bir seçim yapılması, yeni bir elekle elenme anlamına gelir ki, şimdiki küçük partilerin kalbur altına düşeceklerine işarettir.

GERB Başkanı Boyko Borisov bir açık ve yapıcı programlı tek partili AZINLIK HÜKÜMETİ açıkladığında meclisteki sandalyelerini kaybetmek istemeyen değişik partilerden milletvekillerin hükümeti destekleyici oy verecekleri ortadadır ve “EVET” oyu sayısı 121’den çok fazla olacaktır. Bu defa bu bir risk testi değil, gerçekçi politik, ekonomik ve mali durumun, bunalımın daha da derinleşmesinin mutlaka önlenmesi gereğinden oluşan hakiki bir davranış ve zafer olacaktır.

Ülkede, kamuoyunda, Türkler ve Müslümanlar arasında, dış ve iç kuliste hava ve bekleyişte değişiklik gözleniyor ve fırsat değerlendirilmelidir. Bu bakıma iplerin birer birer kopması iyi oldu. Akıllı ve güzel çocuk yapmaksa yalnız niyet değil, tamamen nasip işidir. Kısmetse şansımız açılır ve huzur hepimizin olur. B. Borisov’un başbakan ve GERB partisinin kendi başına iktidar olması hayırlara vesile olur temenilerimizle…

Reklamlar