Rafet ULUTÜRK
Tarih: 29 Ocak 2021

Bulgaristan 4 Nisan’da seçime gidiyor. Seçim yarışına katılacak politik parti, koalisyon, dernek ve girişim komitelerinin Sofya Merkez Seçim Komisyonunda son tescil ve evrak sunma tarihi belli oldu, meclis 17 Şubat 2021 gününü son gün olarak belirledi.

Bu yazı dizimizde politik partilerin son 4 yılda (26 Mart 2017) tarihinden beri hibelerine topladıklarını ve halktan oy isterken ortaya döktüklerine bakacağız.

İlk parti olarak sizlere anlatmak istediğim “Diril Anavatan!” adlı hükümet dışı dernek, yani kısaltılmış olarak STK dediğimiz bir sivil toplum kuruluşu. 2013’te kurulmuş ve Bulgaristan çapında Rusofiller adıyla bilinen Rusya’cı, İslav yanlısı çevreler içinde örgütlenmeyi başaran bu partiyi, 2020 yılında “Rusya lehinde Bulgaristan’da casusluk yapmakla suçlanan ve yargılanan sonra delil yetersizliğinden serbest bırakılan” Nikolay Malinov yönetiyor. Hiçbir STK devlet desteği olmadan uzun soluklu yaşayamaz…

N.Malinov 2020 yılının sonunda Moskova’da Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin tarafından “Altın Yıldız” dostluk ve işbirliğine katkı nişanıyla ödüllendirildi.

Seçimlere Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) ile birlikte girmeye hazırlanan “Diril Anavatan” politik partisi, 1990’da sonra Rus tedrisatlı anaokullarının, ortaokulda ve liselerde Rusça derslerinin kaldırılmasından, Rus TV programının kapatılmasından ve Rus gazete ve kitap satışının sınırlandırılmasından sonra, özel bir karar alarak, Bulgaristan’da Rusçayı, Rus ve İslav kültürünü yaşatma çalışmalarına başlamıoştır. Bu amaçla şehirlerde 258 Rusça ders odaları, kabinler, anaokullarında Rusça meşgaleler, kulüplerde ve derneklerde çalışmalar başlatmıştır. Bununla birlikte lise öğrencileri arasında 2013’te başlayan çalışmalarla her ders yılında Rusya Yüksek Enstitü ve Üniversitelerine ortalama 300 – 320 öğrenci göndermiştir. Ayrıca bu öğrencilerden orada çalışmak isteyenlere iş imkânları ve çalışma izni çıkarılmakla birlikte, bursları yükseltmek, beliren ek harcamaları karşılamak için de şöyle bir çözüm bulunmuştur. Rusya hükümeti “Diril Anavatan!” partisine Bulgar beyaz peynirini Ruspa pazarına gümrüksüz sokma imkânı tanımıştır. Buradan gelen yeni olanaklarla birlikte 2020/2021 ders yılında Rusya’ya 500 Bulgar gencin okumaya gönderilmesi yapılmıştır.

Seçim önünde, politikanın merkezine NATO, Amerika ve Avrupa Birliği sorunları yığılınca TV programlarına çıkan Başkan Nikolay Malinov şöyle konuşuyor: “Bulgaristan Rusofilleri olarak bizler, Rusya ile Türkiye arasındaki dostluk ve işbirliği ilişkilerinin gelişmesini kutluyoruz ve Avrupa Birliği’nin Rusya Federasyonu ile kaynaşmasından yanayız. Tüm dış saldırılardan Bulgaristan’ın savunacak güvence Rusya’dır.”

***

Bu arada anketlerde % 4 barajı aşamayan ve meclis dışı kalan “Volya” (İrade) gibi partiler kesenin ağızını açtı. İlaç ve Petrol ürünleri satan şirketler zinciri sahibi “Volya” Başkanı ve halen 44. mecliste Meclis başkan yardımcısı olan Veselin Mareşki 4 Nisan 2021 seçimleri sonuçlarını üç kazağa bağladı.

Önce milletvekili adayı arayan Mareşki, adayların partili olup olmadığına bakmıyor. “Önemli olan biz gibi düşünmesi ve bizim hedeflerimize yönelmesidir. Namuslu ve şerefli olması yeterlidir. Halk tarafından sayılıp selamlanması yeterlidir. Her Bulgar için mutlu bir hayat sunabilmek için birlik olmalıyız.” Diyen Mareşki’nin kazıkları:

 

BİR: Birinci seçeneği Tıp yani sağlık işleri olmuş. Aile doktorlarına yaptığı öneride muayene için kliniklere gelenlerde 200 kişilik liste yapmalarını, genel meclis seçiminde “Volya” partisini desteklemeyi kabul edenlere ve listeyi imzalayanlara 800 leva karşılıksız para teklif etmiştir. Her aile doktoruna 1 600 levayı elden vermek isteyen Mareşki aralarından milletvekili adaylarını seçmeye başlamıştır.

İKİ: İkinci seçeneği Eczaneler. Mareşki’nin açtığı ikinci kapı eczanelere uğrayan ve reçeteli ilaç almak isteyenlere aynı teklifte bulunarak, partisine oy vermeyi kabul edenlere 800 leva tutarında ilaç teklifinde bulunmuş olmasıdır. Bu çalışmalarda başarılı olan eczane çalışanlar arasından da 45. halk meclisi için milletvekili aday listelerine alınmaktadır.

Partisinin merkezi Varna kentinde olan Mareşki, Bulgaristan’ın en büyük sayıda özel benzin istasyonuna da sahiptir. 2017’de meclise girdiği günden beri ülkede en ucuz benzin satan petrolcüdür. Eşi Rus olan ve Rusya ile çok sıkı ticari ilişkileri olan V. Mareşki, Rusya’dan ham petrol alıp Burgaz “Petrokimya” tesisinde işlettikten sonra kendi benzincilerinde ucuz petrol ürünleri satarak meşhur oldu. Ham petrolü Rusya’dan kaça aldığını bilen yok.

İşte bu üç damar üzerinden Bulgaristan’da seçim sandığına, seçmenin vicdan ve bilincine saldırı başladı ve şiddetleniyor. Polikliniklere, eczanelere ve Mareşki benzincilerine uğrayanların hepsi üzerinde yoğun bir ön hazırlık başlamış bulunuyor.

***

Bulgaristan’da şeffaf ve onurlu seçim yapılabilir mi. Bu ay Cumhurbaşkanı Radev’le görüşmeye gidenlerden hepsi (iktidar partileri dışında olanlar) namuslu ve şerefli seçim garantisi istediler. 2013 yılında bu denendi.

Bulgar filim yapımcılarından Anton Kutev ile Milen Marçev “Bulgaristan’da seçimleri nasıl kazanalım?” adlı bir film çektiler. 2011 yılındaki yerel seçimlerdeki dalavereleri birer birer göstermişlerdi. Eski Bulgaristan eski Dış İşleri Bakanlarından ikisi olan İvaylo Kalfın ile Kristiyan Vıgenin filmi Strazburgda Avrupa Parlamentosu milletvekillerine ve gazetecilere gösterdiler. Ardından 2014 milletvekili seçimlerine AB üyesi ülkelerden 105 uluslararası gözlemci geldi. Ve seçimi gözetlediler, fakat beklenen sonuç alınamadı.

Türkiye Cumhuriyetindeki soydaşlarımızın oylarına bu seçimlerde ilgi yine büyük olacaktır fakat oya giden pek olmayacak gibi. Çünkü Bulgaristan vatandaşlık görevi yapanlara teşekkür edeceği yerde ceza kesmektedir. Demokrasiye geçişten sonra 1990 Yüce Halk Meclisi Seçimlerinden günümüze kadar Türk oyları HÖH dışında ilk kez 2011 Cumhurbaşkanı seçimlerinde BULTÜRK’ün yönlendirmesi ile seçilmiştir. Ayrıca geçen 26 Mart 2017 tarihinde seçimlerde, yine ilk kez olmak üzere, Bulgaristan dışında yapılan HÖH oylarını geçmiştir. Bu oyları da DOST birliği 17 067 (on yedi bin altmış yedi) oy almıştır, 11 692 (on bir bin altı yüz doksan iki) oy alan HÖH’ü mağlup olmuştur. Yani HÖH kaybetmeye başlamıştır. Bu yenilgiyi çok ağır yaşayan, muhbir-Ahmet Doğan ekibi, memleketimizde faşist partilerle, aşırı milliyetçi saldırganlar, Türk düşmanlarıyla iş birliği ve dayanışma yaptı. GERB partisi ve milli doktrincilerle gizli anlaşmaya girdi.

Evet sonuçta DOST birliğinin Sofya meclisine girme yolunu kestiler. 4 yıl önce DOST partisi “DOST Birliği” adı altında Başkan Orhan İsmail’in yönettiği Halkın Şeref ve Hürriyet Partisiyle birlikte hareket etmişti. Şimdi bu birlik dağılmış durumdadır. Yerine Güney Doğu Rodopların Ardino (Eğri Dere) eski belediye başkanı ve Simeon Saks Kobur Gotski (2001-2005) hükümetinde 2 yıl Tarım Bakanlığı yapan Mehmet Dikme Başkanlığında seçime katılma hakkı olan, kısa adı “DEN”, açılımı Halkın Birliği Hareketi’ni kurdu. Bu hareketin seçim programı ve tüzüğü artık açıklandı. Bizlerde bunu bir değerlendirmek isteriz.

Son haberlere göre, 2017 Martında Türkiye Cumhuriyetinde seçmenler arasındaki seçim zaferini hazırlayan eski HÖH milletvekillerinden Hüseyin Hafızov, Şabanalı Ahmedov ve Aydoğan Ali etkili rol oynamışlardır. Bu gençlerin propaganda çalışmalarında ve halkla temaslarında öne sürülen ve seçmende destek bulan fikirlerin başında şunlar vardı:

Bulgaristan Türklerinin kimliğinin devleti tarafından tanınması, Bulgar devlet okullarında Türk çocuklarının Türkçe dil, edebiyat, tarih ve halk kültürü dersleri okutulması, Türk dili yasaklarının kaldırılması, Müslümanların Türk ve İslam kültürüne göre yaşamalarına engellerin kaldırılması. Kırca Ali stadyum meydanında 10 bin yerli Türk “Ne mutlu Türküm diyene!” yemini etmişti.

İşte bu gün ortaya çıkan yeni “Den” partisi birliğin lideri Mehmet Dikme, TV programlarında yaptığı konuşmalarda ve basına verdiği demeçlerde Türk kimliğinden ve meclis kararıyla tanınmasından söz etmiyor. Bulgaristan’da Türk öğrencilerin anaokullarında ve okullarda anadillerini öğrenmesine ise hiç değinmiyor hatta ana okullarda Müslüman çocukların domuz eti verilmesinden de hiç bahsetmiyor. Türkçe radyo ve TV yayınlarını, tarım üreticileri için Türk dilinde bir dergi çıkarılmasını gündeme getirmiyor. Bulgaristan Türk kültürünün yaşatılmasından, yüksekokullarda ve üniversitelerde okuyan Türk üniversiteli sayısının artırılmasından, köylerde doktor ve baytar ihtiyacının karşılanmasından, Türk öğretmenlerin kültürel kalkınmamızı kucaklamasından da söz etmiyor. Dış ülkelerde kadro yetiştirerek bilgi ve kültür düzeyimizi yükseltme gereğini de açmadı.

Bu konuşmaları izlerken öyle bir izlenim oluşuyor ki, sanki HÖH-DPS partisi siyasi eliti Bulgaristan Türklerini körleştirme yolunda Todor Jivkov katilinden aldığı ödev ve işleri bir yere kadar getirmiş ve şimdi Bulgaristan Türklerini Bulgarlaşma yolunda yeni bir aşamaya taşıyacak. Bu izlenim, Mehmet Dikmeyi “Türkiye’de son 30 yılda dünyaya gelen ve yetişen oy hakkı olan genç nesil Bulgarca bilmiyor, Bulgar devleti Türkiye’de Bulgar dili kursları başlatsın, okul açsın tekliflerini işitince yaşadık. Onun için Bulgaristan’daki Türk çocuklarının anadil cahilliği dert olmaktan çıkmış gibi. Bizi yönetmeye sıvananların hep ters gitmesine akıl erdirmek zor”…

Yani Bulgarca bilen ile Bulgarca bilmeyenin oyu eşit değilmidir? Şimdi Sahne Senin Devam Et . Sıra Halka Gelmesin Dua Et !

Yeni kurulan bir Bulgaristan Türklerinin Hareketi GERB, BSP ve DPS gibi değişiklik istemeyen, statükodan emerek yaşamaya devam etmek isteyen partilerin, “DEN” partisi-birliğin ezilip boğulmasını istemeyiz.

Bir an Yunus aklıma düştü; Sen o zaman değil, şimdi, şu an burada olsaydın yine Yunus olur muydun, yine sever miydin yaradılanı yaradandan ötürü? Bilemiyorum…

Yeryüzünde gelmiş geçmiş her şeyden üstün olan düşünebilme özelliği ile bütün diğer canlılardan ayrılan hayvandan, bitkiden kısacası hepsinden kutsal biz insanları yaratan Allah’ın sınırsızlığını, bizi bu sözle tokat gibi yüzleştirip hatırlatan sen, seni anlamak mümkün mü, ya da bilebilmek?

İnsanın en büyük dostu ve pusulası vicdandır. Oy vermek de bir vicdan meselesidir. Peki, buna kulak veriyor muyuz? Onun sesine kulak vermek ne muhteşem bir duygu…

Vicdanını dinlediğinde, o “Bırakmak” o kadar kolay oluyor ki bir nefeslik kadar… İşte hepsi bu ve biliyorsun ki; yaradan, her şeyi görür, işitir ve bilir. Yapanlar yaptıklarından dolayı, yapmayanlar da yapmadıklarından dolayı hesap verirler. Yani kısacası hesap vermeyen kalmıyor bunu unutmamalıyız…

Dünyaya gelen her varlık gibi “DEN” partisinin de hayat hakkı, mecliste yer hakkı ve halkı kucaklama hakkı vardır, ama her gün ve gece halkımıza hizmet etmek zorunda olacak ve bunu kendisine en büyük hedef bilip sorumlu hareket edecektir. Etmelidir diye düşünüyor ve yazıma bu günlük son veriyorum.

Üstekiler nelerle uğraşıyorlar bizimkiler nelerle bir hatırlatmak istedim. Beni anlayan anlar, anlamayan gider kumda oynar!

Devam edecek.

Unutmayınız; “Okumadan okutmadan dünyayı değiştiremezsiniz”.

Sağlıklı olmak için Korona illetlisiyle mücadeleye devam.

Okuyanlar paylaşınız bir birinizi bilgilendiriniz.

Reklamlar