517c2d7d7a839Demokrasi ve özgürlük yanlısıyım.Bulgaristan siyaseti üzerine yorumlar yaparım ve bundan dolayı beni bir çok insan sivri dilli olarak tanımakta. Meğer,yazdığım bazı yorumlarımdan dolayı bazı kesimlere özür borcum varmış.Yirmi dört yıldır bize baskı ve zulüm uygulayan eski totaliter sistemin karanlık güçlerinin kurduğu sözde HÖH’ni destekleyip, bizim analarımıza göz yaşı döktürenden mi özür dilemeliyim.Açlık ve sefillikten,yolsuzluklardan ve mutralardan dolayı bütün dünyaya çil yavruları gibi biz keyfimizden dolayı mı dağıldık.

Benim görüşüme göre,1992 yılından beri bu HÖH’i oldukça, Bulgaristan’daki Türklerin durumu maddi ve manevi açıdan hiç bir zaman iyileşmeyecek ve düzelmiyecek.Cehendem hayatını anımsatan baskı ve zulümler devam edecektir. Bu günlerde Slivne’nin bir büyük Türk köyünde, öğrencilere Türkçe ders kitapları dağıtıldı.

Bir 24 yıl gecikmeyle de olsa beni bu olay sevindirdi ve bu teşebbüste yer alanları tebrik ediyorum,fakat 24 yıl boyunca faşizan HÖH militanlarının Türk halkımıza inme indirmelerini ise şiddetle kınıyorum. Son bir ve iki yıldır Bulgaristan’da görev alan Türk diplomatik misyonun aktifleşmesi ve halkımızla kucaklaşması başka sevindirici bir olaydır.Artık onlar bir çok kültürel etkinliğimize bizzat katılmakta ve her konuda yardımlarını esirgememekte.

Aynı zamanda Türkiye diplomatlarının HÖH ajan liderlerinin yanlarında saf tutmalarını ise ayrıca benimsemediğimi ve onaylamadığımı belirtiyorum,çünkü HÖH’ün üst katmanları yıllar boyunca yalnız kendilerini düşündü,yalnız kendilerini zengin etmek gayretlerini gösterdiler.Sormak isterim ben bu diplomatlarımıza,nasıl oldu da bu HÖH liderleri ve vekilleri kısa bir dönemde Karun gibi zengin oldular.Nereden akıyor bu zenginliğin kaynak suyu.

Benim gibi leri neden Avrupa’nın,Türkiye’nin ve ya Amerika’nın gurbet yollarını tuttu.İllaki, Bulgaristan’da yaşamak için eski karanlık göçlerin birer ihbarcı piyonu mu olmalı insan. Bunca yıldır Türkiyeli diplomatların HÖH partisini desteklemeleri iyi bir alametin habercisi değildi.Herkesin bilmesi ve anlaması gereken husus şudur;Bulgaristan’da Türklerin arasında en değerli ve akıllıları yalnız eski ve yeni istihbarat örgütlerinin elemanları değildir.

Hangi zihniyete göre bizleri yalnız hainler yönetecek ve yönlendirecek.Bu anormallik dünyanın hangi başka ülkesinde vardır.Düne kadar başımıza cellat kesilen,nasıl olup ta bugün bizim kurtarıcımız ve hak savuncumuz olur.Çeyrek asırlık icraatlarını hepimiz görmekteyiz.Biz kazanmadık,yalnızca düşmanlarımızı sevindirdik.Aynı zamanda, Memleketimizde demokrasinin ve özgürlüğün yerleşmesine engel olmadık mı…

Evet,biz kardeşiz,aynı soydan ve kandaşız. Bundan dolayı suçlu olanlar halkımızdan özür dilemeli ve o yüksek tribünlerden inmeli.Şahsen ben, Türk diplomatlarından da özür beklemekteyim.Bunca sineye çekilmiş gerçek Türk kahraman mücadeleci,demokratı ve özgürlükçüsü;gurbet yollarına göz dikmiş ve evlat hasretinle yanıp tutuşan,ağlayan annelerimiz,bütün suçlulardan özür beklemekte.

Yıllar boyunca,aramızdan tek Türk çıkıp ta sormadı;”Ey,Elçilik, Ekselansları,durun,siz kimlere destek ve sahip çıkıyorsunuz. Bulgaristan’daki Türklere mi,yoksa onların kuyusunu kazan ajanlara mı”…Onlarca diplomat,gelip ve gidiyor,fakat bizler bu topraklarda kalıcıyız ve burada yaşamaya devam edeceğiz.Bence bundan dolayı diplomatlarımız halkımızın arasında olmaya devam etsin,fakat hiç bir şaibeli sözde siyasetçimize sahip çıkmasınlar.Bazıları buna devlet politikası diyor.Sonuçta koskoca Türkiye Cumhuriyeti her şeyi görüyor ve takip ediyor.

Ülkemizdeki Türk topluluğumuzun berbat yaşam standardı ortada.Saray yavrularında fink atanların halkımızla nasıl bir alay geçtiği de ortada.Beni gerçekleri herkesin yüzünü söylediğim için adeta aforoz edenler oluyor.Asıl gerçek dostlar doğruları söylemez mi. Ben ve on binlerce başka kardeşim, son 24 yıldır Bulgaristan’daki Türk siyasetini ve bunu destekleyenleri tasvip etmiyoruz ve onaylamıyoruz.

Yedi asırdır bu topraklardan aşını ve ekmeğini kazanan on binlerce genç Türk yavrusunu, yalnız son 24 yılda sözde HÖH bütün dünyaya kovaladı.Şimdi Sava’lar,Pavel’ler,Vergil’ler ve onların 40 haramileri yağmaladıklarını yemekteler ve yaşlı anne, babalarımıza caka satmaktalar,korku salmaktadırlar.Bizim Türk bölgelerimiz, 93′ harbi ve Balkan muharebelerinden sonra bile bu denli boşalmamıştır.

Ortada bir savaş yokken,köy ve kasabalarımız sahipsiz bırakıldı.Bu bir çeşit etnik temizlik değil mi.Bizler keyfimizden mi gurbet kuşu olduk.Mafya mensupları ceplerini doldursunlar diye mi evlerimizi bıraktık.Sevgili Peygamberimiz Mohammed(S.A.S.) ise ne demiş;”Haksızlığın karşısında susan sessiz şeytandır.” Sözde HÖH’nin son 24 yıldır yaptığı haksızlığı bilmeyen ve görmeyen aklı selim insan var mı…

 
Serbest KORKMAZ

Reklamlar