Tarih:  28 Temmuz 2019
Yazan: Nedim AKIN
Konu:   İpler GERB partisinin elinden kaçtı.

İstihbaratçı eğitiminde yüz göz okuma dersi vardır. Somun suratlılar kendini kolay ele verir. Bulgaristan’ı Başbakan Boyko Borisov’un suratından okuyanların işi kolay. Her şey gazete manşeti, bostan tarlası gibi… Soru, sararmış kavunlardan hangisi ham, kadar kolay.

Bu arada, onun bir özelliği daha var. Bilirsiniz, tilki pilici çalar ama yarısını gömer. O da başı sıkışınca kayıplara karışıyor. TV ekranına çıkmıyor. Son dönem ayakkabısı çok sıkmış ki, etrafta yok.

Sorunlarsa şunlar:

  1. 2019 Bütçesinden “F-16 block 70” uçak sistemi için 2 200 000 000 (iki milyar iki yüz milyon) leva para çıkarıp 8 uçağı birden ödemek.
  2. Bu parayı Ağustos 2019’un ilk haftasında bulamazsa istifa etmek!
  3. NAP – kısa adıyla bilinen Devlet Gelir Ajansından, ölülerle birlikte 5 milyon Bulgaristan vatandaşının, şirketin ve kurumun tüm verilerinin çalınmasının hesabını vermek. Veremiyorlar. Balık baştan kokmuş. Sorumlu başbakan.
  4. Şimdilik 300 bin domuzun öldürülmesiyle başlayan hayvancılık ulusal felaketin sorumlularından hesap sormak. Soramıyorlar. Bulgarlardan evlerinde kendi ihtiyaçları için baktıkları domuzların hepsini öldürüp gömmeleri isteniyor. Bunu TV ekranına çıkıp gerekçelendirecek surat kimsede yok. Manevi Babası ve akıl hocası olan diktatör Todor Jivkov Türkleri sınıra iterken, memlekette 1 690 000 (bir milyon altı yüz doksan bin) iri baş hayvan (inek, manda) vardı. Şimdi onda biri yok. Domuz Bulgar’ın temel gıdasıdır, köreltirse bir daha canlandırılamaz (geliştirilemez) Bulgar bir işten bir defa el çekti mi bir daha tutunmaz. Olay çok büyük ve iktidar lamba fitilini geri çekti ancak üfürüp söndürmesi kaldı.

Gelelim olayın kesin ve değişmez gerekçelerine:

Bulgaristan’ın Doğu Avrupa – Rus sisteminden çıkıp, Batı – Amerikan sistemine katılma (montaj) hevesi 30 yaşında.  Ne yazık ki, pek bir şey olmadı. Bu işlerin zor olduğunu bilenler, Rus yapımı  “SS-23” ve “SS 22” orta menzilli füzelerin ve namluları Sakar Dağı’na bakan tanklardan bir kısmının hurdaya çıkarılıp kesilmesiyle işin bittiğini sanmıştı. İşler bitmedi. Rus silahlarıyla silahlanmış ve bu silahları değiştirmeden 2004’ten beri NATO üyesi olan Bulgaristan, 2019’da boyundan büyük işler için heveslendi. Kimsede olmayan, hatta üretimi bile başlamamış, parası peşin ödendiğinde 7 yıl sonra teslim edilecek, Amerikan yapımı  “F-16 block 70” uçaklarına merak sardı, önce 8, ardından daha o kadar ve bir filo oluşturana kadar alırız, dendi. Bu işin en meraklısı, Savunma Bakanı, VMRO-komitasıcı Krasimir Karakaçanov. Olay şöyle. Bulgaristan’da neyin nasıl olacağı artık, Bulgarların (hükümetin) elinde ve emrinde değil. Kimin tutuklanıp mahkemeye verileceğini de Amerika’nın Sofya Büyükelçiliği belirliyor.

Karakaçanov ve partisi 2018’in sonunda Bulgar vatandaşı olmayan yabancılara vize, doğum kâğıdı, Bulgar menşei, kimlik, pasaport ve başka ticaretinden 50-60 milyon leva ceplemişler ve hemen iktidardan inmeleri ve yargıya düşmeleri gerekirken, palazlı, hortlak ve kinli bir tavırla kesip biçmeye devam ediyorlar. Güç aldıkları merkez, Sofya Amerikan Büyükelçiliği… Trump’ın Bulgaristan Sofya Büyükeçiliği’ne  de Kür kadın diplomat Hêro Qadir Mihemed Emîn Mistefa’yı  ataması durumu değiştirmedi. “F-16/70” uçaklarının peşin ödemeli alımı, “VMRO sorgu dosyasını kapattı.” Olay bu.

Bu arada, dünya medyalarında ciddi konu olan “S 400” –  “F-35”  alım satım tartışmalarından anlaşıldığı üzere, eski Varşova Paktı silahları artık tamamen işe yaramaz olmuş. Bu nedenle Bulgaristan Meclisi, Bulgar Savunma Bakanlığı bir yandan “MİG-29” uçaklarını Moskova’ya onarıma gönderirken, bir de “ 8 adet “F-16 bloc 70” tipi Amerikan uçağı satın alma kararı almak zorunda kaldı. Bundan sonra “silahlarımızı sizden yenileriz” anlamına gelen bu karar, Sofya iç politikasında bazı olumsuzlukları sanki ört bas etti. Fakat olumlu haberler, Haziran-Temmuz 2019’a ait. Karşında Amerika olunca ve işin ucu paraya dayanınca, olayların gelişim hızı saat ve dakika le ölçülüyor.

Aslında Amerika – Bulgaristan ilişkilerinin askeri-ticari alana hızla kayması Bulgaristan iç siyasetine deprem yaşattı. Bu olayın ilk belirtisi, önce Başbakan Borisov’a bindiği dalı kestirdi. En güvendiği, en yakını olan GERB Başkan yardımcısı Ts. Tsvetanov’u tüm görevlerinden ve partiden attı. Bu sır kutusu henüz açılmadı. Ne olduğu bilinmiyor. Fakat Amerika’nın Borisov’a sen Ahmet Doğan gibi “fahri” başkan ol ve “kenara çekil” dediğine inananlar arttı. Ama GERB başkan koltuğuna oturacak kadro eğitmedi, çünkü bulgur biçimi mafyotik bir örgütlenmeye dayanıyor.

Bu olay sır kalsa da “F-16 block 70” uçakları hükumet ortaklarını şöyle parçaladı.

2019 bütçesinin yeniden gözden geçirilmesi, mecliste onaylanması ve en geç 03 Ağustos 2019 tarihinde Cumhurbaşkanı R. Radev tarafından da kabul edilmesi gerekiyor ki, Amerika’ya uçak peşini zamanında havale edilebilsin. Mecliste onaylama henüz geçmedi. 121 oy gerekiyor. Son haftaki gelişmeler bu açıdan  olumsuz geçti. Faşistlerin teki olan “Yurtsever Cephe” adı altında 2016’da ittifak oluşturan, Moskofçu “Ataka” partisi,  Avrupa Birliği Konseyi’nin “aşırı milliyetçi-ırkçılar” diye nitelendirdiği, İç Makedon Devrim Hareketi VMRO partisi ve güya “Bulgaristan’ı Kurtarmak İçin Milli Cephe” (NFSB) üçlüsü parçalandı. “Ataka” ortaklıktan atıldı. “F-16 bloc 70” konusunda aralarından kara kedi geçti,  “Ataka” ortaklığın meclis grubundan çıkarıldı.  “Ataka” partisi “F-16 block 70” uçaklarının alınmasına daha öncede oy vermemişti.  Fiyatı yüksek buldu. Bu parayla Türkiye gibi “S-400” savunma sistemi alalım ve sorun çözülsün, dedi. Bu parti, 2019 bütçesinde bu amaçla değişikler yapılmasına oy vermek istemiyor.

Bulgaristan’ı Kurtarmak İçin Milli Cephe” (NFSB) başkanı Valeri Simyonov da “F-16 block 70” fiyatını yüksek bulduğundan dolayı ödemeleri onaylamıyor.

Ayrıca muhalefetteki 9 milletvekilli “Volya” (İrade) partisi (Moskofçu Mareşki partisi) savunma ve güvenlik konularında NATO ve ABD’den askeri uçak alınmasına olumsuz bakıyor. Sosyalist BSP partisi ise Amerika’dan silah almaya kesinlikle karşı çıkıyor.

Bütçe değişikliği, dolayısıyla 2,2 milyar leva ödenmesi GERB, aşırı milliyetçilerin VMRO partisi ve Müslüman azınlığın (HÖH-DPS) milletvekilleri tarafından onaylansa bile, Cumhurbaşkanı R. Radev bütçe değişikliğini bir daha veto ederse “F-16/70” alımı suya düşecek. Yani hükümet istifa etmek zorunda kalacak.

Amerika’dan uçak alım görüşmelerini yürüten 10 askeri uzman, “2,2 milyar leva, uçakların reel fiyatı değil,  % 20 KDV ile nakliyat masrafları da eklenmeli,” (500 milyon leva), dediler.

En önemli olansa, Amerika’dan izin almadan bu savaş uçaklarının askeri operasyonlara katılamayacağı ve Plovdiv (Filibe) yakınlarındaki “Rakovski” askeri hava üssü hangarlarında bekletileceği yönünde tepkiler arttı. Günümüzde Bulgaristan güvenliği Amerika tarafından sağlansa da, bu alış verişten Bulgar kamuoyu sanki huzura kavuşmadı. Güvenlik fiyatını pahalı buldu.

Yeni durumda DPS partisinin rolü yine belirleyici oldu.

2017’de Mustafa Karadayı’nın DPS partisine sanki “geçici” başkan seçilmesinden sonra, Türklerin partisi duvar satı sarkacına  (topuzuna) dönüştü.  Yine geçen hafta DPS ile ilgili yine önemli olaylar oldu.  “Ciğeri 20 sene önce donmuş Varna Elektik Santrali’nin buzunu çözmek için B. Borisov hükümeti Ahmet Doğan’a  26,5 milyon leva verdi.  Tabii bu milyonların hatırı sayılmalı, DPS milletvekilleri 2019 bütçesinden 2 milyar 200 milyonu Washington’da bir banka hesabına, 7 yıl sonra gelece “F-16 – 70” avcı uçakları için göndermeyi mutlaka onaylayacaktır. Bulgaristan Müslüman çocuklarının eğitimi için bir şeyler isteyeceklerine hep kendi cepleri için istediler ve istemeye devam ediyorlar.

Sözün kısası,  Sosyalistler (BSP) bu Amerikan uçaklarına artık 3 defa oy vermediler. DPS-Karadayı çetesi bir an için yoksulluğumuzu düşünse, ilaç alamayan yaşlıları, maması olmayan bebeleri düşünse ve yalnız perçem taşımaya yarayan kofalarda “bütçeden 2,2 milyar leva daha yolarsak, ülkede ölüm oranı 2 kat artar” fikri şakısa, ama nerede, bizimkilerin derdi başka. Karadayı başta olmak üzere “babalarının yediği sopayı” unuttular, “milli çıkarların” koruyucusu kesildiler. Hele de gidip Amerika’da Kilise avlusunda kahvaltı yapalı, iyice kendinden geçti, zavallı ruhunu satmış sözlerini kullananlar var.

Anlattıklarımdan görüldüğü üzere, Eski komünistlerin püsküllüsü olan Başbakan B. Borisov bir tek “ne zaman istifa vereyim acaba” sıkıntısından kurtulamıyor. En yakın dostu olan Ts. Tsvetanov’u partiden, meclisten ve politikadan iskarto ettiği günden beri, yalnız kaldı. O, eşeğini çamurda bırakmaz! Diyenler etrafında dolaşıyor. GERB partisi içinde patlama olabilir tahmininde bulunanlar da var.

Tüm bu tahminlerin içinde kesin olan birkaç nokta var.

Birisi, Cumhurbaşkanlığı ile yürütme arasındaki çukurun artık hiçbir araçla geçilemeyeceği bir derinliğe eriştiği artık konuşulmuyor, çünkü olaylar herkesin gözü önünde gelişiyor. Radev, “F-16 block 70” uçaklarının alınması yolunu kesecek. Dolayısıyla hükümet düşecek. Tahmin, 27 Ekimde yerel ve genel seçimler birlikte yapılacak, o zamana kadar Cumhurbaşkanı Geçici Hükümet atayacak.

İkincisi,  Cumhurbaşkanı Rumen Radev’in seçilmesi için 16 Kasım 2016’da oy veren Bulgaristan Türklerinin partisi DPS, şimdi neden Radev’e karşı ve gözlerinde Türk düşmanlığı okunan Başbakan Boyko Borisov ile faşist Krasimir Karakaçanla gizli birlik kurdu ve onlara destek oyu sağlıyor. Bu yeni üçlüyü birbirine bağlayan ve kenetleyen nedir? Baskı eden kimdir?  Sanki Borison, Karakaçanov ve Karadayı’yı korsanlar yakalamış, elleri kelepçeli, üçünün de elini kolunu bağlayan sicim onlara dolandıkça dolanıyor.   Üçünün de konuşmaktan başka yapabilecekleri bir şey kalmadı. Üçü de yalan makinesine dönüştü. Konuştukça konuşuyorlar. Bu sabah ajanslar, Bulgaristan’da “Afrika vebasının, Vidin ve Dobruca’ya da sıçradığını haber verirken, öldürülen domuzların 300 000 –ni bulacağını bildirirken, felaketin öldürücü olmadığına işaret etmek için, Çin’de öldürülen domuzların 1 milyon olduğunu bildirildi. Et fiyatlarının % 50 zam gördüğünü söylemiyorlar. Çin’i sivrisinek ısırmış. Güler misin ağlar mısın? Geçen sene keçi ve oğlakları öldürmüştük. 1 000 öldürülüyor ardından sayaya giren yenileri yok. İnsanlar da öyle, geçen ay Bulgaristan’ın en modern hastanesi olan Panagürüşte – ”Üni Hospitalinde” 92 doğum olmuş, ama aynı bölgede ölenlerin sayısı 462. Herkes gün değil saat sayıyor.

Gelişmeleri ilgiyle bekliyoruz.

Onlar saat sayıyor. Biz ise sanki cereyanı kesilmiş sinema salonu karanlığındayız. Çekirdek soyup elektrik gelmesini bekliyoruz.  Başımız kuruda, umutluyuz… Arkadaşlarımla görüşüyorum, koçun sarkıntıları da sallanıyor ama kopmuyor, “korkma bir şey olmaz”, deyip sırıtıyorlar.

Okuduğunuz için teşekkür ederim. Paylaşmayı unutmayınız.
Politika sahne oyunu gibi oldu, seyirciler sahneye çıkmadan, değişiklik olmaz.

Beklemek zorundayız. Son günlerde hukuk kitapları karıştırıyorum. Hiç birinde iflas ede devletlerin kaderini belirleyen bölüm ve maddeler bulamadım. Yeni anlaşma yazılması gerekecek… Yüzlerinden okunan budur.

Teşekkür ederim.

Reklamlar