Rafet ULUTÜRK
Tarih: 5 Mayıs 2021

Bulgaristan Meclisinden üçüncü denemede de hükümet çıkmadı. Cumhurbaşkanı Rumen Radev, 5 Mayıs 2021 tarihinde GERB ve “Var, Böyle Bir Halk” partisinden sonra, hükümet kurma imkânını eski komünist şimdi Sosyalist Parti BSP’ye de sundu. Yetki belgelerini alan Parti Başkanı Bayan Korneliya Ninova Cumhurbaşkanlığında kısa bir konuşma yaptıktan sonra yetki belgelerini Cumhurbaşkanı Radev’e iade etti.

Ninova, kararına gerekçe olarak, sağlık ve ekonomik bunalım koşullarında sosyal yardım, ekonomiyi güçlendirme ve ülkenin güvenliğini sağlayan önlemlerle bir hükümet programı hazırladıklarını, fakat meclisteki eski ve yeni partilerin hiç birinde destek bulamadıklarını ve şu anda Bulgaristan’da bir hükümet kurmak için nesnel olanak olmadığı bildirdi.

Cumhurbaşkanı Rumen Radev ise, konuşmasında, önce ülkede derin sağlık ve ekonomi bunalımı olduğunu ortaya koydu.

Bu hafta, 15 kişilik yeni Milli Seçim Komisyonu seçileceğini ve 10 Mayıs 2021 tarihinde 45. Halk Meclisini Cumhurbaşkanlığı emriyle dağıtacağını açıkladı. Cumhurbaşkanı Radev, Anayasa maddelerine uyarak 2 aylık bir süreyle “program hükümeti” denen seçimleri yapacak geçici hükümeti ilan edeceğini ve 46. Halk Meclisi için erken seçim tarihinin 11 Temmuz 2021 olacağını şimdiden ilan etti.

Seçimlerle ilgili 45. mecliste kabul edilen Seçim Yasası değişiklerine itiraz eden GERB Partisi Anayasa Mahkemesine başvurdu.

 

46.Meclis seçimleri kurallarıyla ilgili bilgilendirme ancak Anayasa Mahkemesi kararından sonra açıklanacaktır. Türkiye’deki seçmen soydaşları direk ilgilendiren Türkiye’deki seçim sandık sayılarının 35 ile sınırlayan kararın bozulmasıdır. Bu arada Posta ve internet üzerinden oy kullanma isteğimiz 45. Mecliste onaylanmamıştır. Ayrıca meclis seçimde sistem değişikliği ve seçimden sonra siyasi partilere oy başı her yıl ödenen 8 levanın 1 levaya indirilmesi önerini de onaylamadı. Anayasa hukukçularına göre, bu değişiklikler yapılırsa, devlet bütçesinden finanse edilen siyasi partilere yeni mali kaynak açılmalıdır.

Cumhurbaşkanı Radev, 11 Temmuz 2021’de yapılacak erken seçimden sonra yine hükümet yine kurulamazsa politik bunalımın Anayasal bunalıma büyüceğini ve Yüce Halk Meclisi yolu açılacağını duyurdu.

Bulgaristan’da süreğen politik bunalım derinleşiyor.

4 Nisan 2021’de seçilen 45. Meclisin ömrü yalnız bir ay sürdü. İlk günden son güne parlamentonun etrafı polisler tarafından abluka altındaydı. Meclis dışında düzenlenen gösterilerde milliyetçi ve ırkçı kesim Seçim Kanunu değişiklerine, özellikle orantılı seçim sisteminin çoğulcu sistemle değiştirilmesine, Yurtdışı Bakanlığı kurulmasına ve dış ülkelerdeki 3 milyon civarında seçmenin posta ve internet üzerinden seçime katılmasına, Avrupa Birliği ve AB dışı ülkelerin 6 Seçim Bölgelerine bölünmesine karşı çıktılar.

İstifa etmiş olsa da anayasaya göre, seçim hükümeti kurulana kadar hükümette kalan Avrupalı Bulgaristan Vatandaşları GERB partisi ve Başbakan Boyko Borisov politik inisiyatifi kaybedince Sofya’da ilk sokak gösterilerini düzenledi.

45.meclis seçimlerine 32 politik parti, koalisyon ve girişim komitesi katılmıştır. Onlarda altısı parlamentoya girdi. 75 milletvekili çıkarak GERB partisi hiçbir partiden destek bulamayınca, hükümet kurmaktan geri çekildi. Bu yeni durumda anti- GERB koalisyon oluşsa da bir anlaşmaya ve Birlik Protokolüne varılamadı.

Her parti farklı nedenlerle ve kendi başına anti-GERB ve anti-Borisov konumu aldı.

Meclis içinde ikinci cephe statüko partilerine karşı oluştu. Bulgaristan siyasetinde GERB, BSP ve HÖH-DPS partileri 1990’dan beri devam eden durumun siyasi unsurları olarak değerlendiriliyor.

Yeni üç partiden oluşan bu cepheye giren “Var, Böyle Bir Halk!”, “Demokratik Bulgaristan” ve “Ayağa Kalk! Dazlak Kafalar Hükümetten Dışarı!” oluşumlarının arasında da bu konuda bir birlik ve ortak eylem sözleşmesi imzalanmadı.

Fakat bu partiler Başbakan Boyko Borisov, HÖH-DPS “fahri” lideri Ahmet Doğan, aynı partinin eski milletvekili Delyan Peevski ve Başsavcı İvan Geşev’in Bulgaristan Cumhuriyetinin siyasi, ekonomik, mali ve yargı sisteminden sökülmesi ve yolsuzluklarından dolayı yargılanması konusunda birleşmişlerdir.

“Ayağa Kalk! Ve Dazlak Kafalar Hükümetten Dışarı!” hareketinin protesto gösterilerinde sivrilen lideri Maya Manolova’nın 30 günde meclis komisyonlarına sunduğu 37 yasa ve soruşturma önerisi bu amaçla hazırlanmıştır.

Aynı zamanda “Var, Böyle Bir Halk!”,  “Demokratik Bulgaristan” ve “Ayağa Kalk! Dazlak Kafalar Hükümetten Dışarı!” protesto gösterilerinden gelen birliğinin içinde de şimdilik patlamayan ama sert çelişkiler var. Bir defa “Var, Böyle Bir Halk!” partisi sokak gösterilerinden gelen bir siyasi parti değildir.

Bildiğiniz gibi Bulgaristan’da TV-popülizminden oluşan birinci siyasi parti 2005’те (Ahmet Doğan girişimi ve Multigrup Holding parasıyla) kurulan “Ataka” partisidir. Bu partinin kurucu başkanı olan Volen Siderov o yıllarda propagandasını “Skat TV” üzerinden gerçekleştirmişti.

Bu gün “Var, Böyle Bir Halk!” politik partisinin kökleri de popülist TV propagandasına dayanır. Başkanı S. Trifonov, bir müzisyen ve şovmendir. 2000 – 2019 yılları arasında “bTV” televizyonun en fazla seyredilen akşam saatlerinde “siyasal eleştirel müzik programı” sundu. Rusya GAZPROM- doğal gaz şirketine bağlı, Bulgar doğal gaz şirketi BULGARGAZ tarafından finansal desteklenen bu eğlenceli, müzikli, danslı, orkestralı, eleştirel ve yüreklendirici propagandan esinlenenler, Şovmen Slavi Trifonov tarafından hazırlanan ve 2016 Kasımında Cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte düzenlenen halk oylamasına (referanduma) katılan 3 milyon kişinin 2.5 milyonu aldı. İsteklerde Bulgaristan siyasi sisteminde temel unsurların değiştirilmesi yer alıyordu. Bunlardan bazıları meclise giren partilere her oy için ödenen 11 levanın bi1 levaya indirilmesiyle politik partilerin malı kaynaklarının kurutulması başta geldi. Milletvekili sayısı 240’tan 120’ye indirilerek yalnız oligarşi temsilcilerinin mecliste girmesi denendi. Her vatandaş için oy kullanma mecburiyeti getirilerek demokrasi perdesinin sonuna kadar açılmasına çalışıldı.

Seçimlerde orantılı (proporsiyonel) seçim sistemden (majoriter) çoğulcu sisteme geçilerek yalnız zenginlerin seçilmene yol açılması denendi.

Hatta valileri ve polis amirlerinin de çoğulcu sisteme göre seçilmesi istendi. Bulgaristan’daki gizli Rus ajanlarının yerel ve merkez iktidara taşınması ve Batılaşma ve ABD’ye doğru kayma yolun kesilmesi böyle denenmişti.

Bunun için “bTV” kanalından 16 yıl süren yoğun bir propaganda yapıldı ve işaret bekleyen, birilerinin gölgesine sığınmak isteyen popülist seçmen kitlesi hazırlanabildiği gün gibi ortadadır. Bu gölgeyi sağlayacak şahıs ise, Bulgar hava kuvvetleri ve Rusya hava kuvvetlerinin yetiştirdiği General Rumen Radev olacaktı.

Bulgaristan Anayasa mahkemesi bu isteklerin birçoğunu budamıştı. Örneğin milletvekili sayısının % 50 azaltılmasına, valilerin ve polis amirlerinin yerli halk tarafından gösterilip majoriter sisteme göre seçilmeleri yolunu kesmişti. Rusya devlet sisteminin bir kopyası olan değişiklerin yolunu kesmek için Batılı güçler GERB siyasi formülünü geliştirdi. Bulgaristan komünist düzenine bağlı kaba kuvvet mafya güçlerini iktidara taşıdılar.

Almanya Nazi kalıtları ile CİA’in GERB partisine mali kaynak sağladı. GERB başkanı Bojko Borisov, 2017’de genel seçimlerinden sonra, aşırı milliyetçi, şoven, ırkçı, faşist güçlerle – BMRO-BND, NDSB gibi “Yurtsever Cephe” partilerine kapı araladı ve onlarla hükümet ortaklığı kurdu. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık kurumları arasındaki ilişkileri kesildi. Politik partiler ufalandı. Aydın kesim memleketi terk etti. Devlet makinesi çalışmaz oldu. Meclis kilitlendi ve seçimden seçime girdabına girdi. Bulgar popülizminin kısır keşmekeş ortamı böyle meydana geldi.

Bu keşmekeşin göbeğinde bir karanlık var. Bu karanlık popülist “Var, Böyle bir Halk Partisi” tarafından besleniyor.  Bu partinin birkaç isteği dışında açıklanan politik programı yok. Hükümet kuracak ekip çıkaramadı. Oyların % 50’den fazlasını istiyor. Milletvekili maaşlarının bir işçi maaşı ortalaması kadar olmasını yanı 1 400 leva olmasını istedi. Meclisten geçmedi. 80 milyon leva olan partilere yapılan yardımların kesilmesinde direnirken, bütçeye 70 milyon levalık erken seçim bütçesi eklendi.

Seçmenler Milli Seçim Komisyonu başkanlığına “Var, böyle Bir Halk” partisinden birinin önerilmesini beklerken, devlet makamlarından olan, GERB adayı Krasimir Tsitov seçildi.  Bu popülist parti bir siyasi program açıklamadan ve halka inip elindeki kozları açmadan 11 Temmuz’da birinci parti olabilir mi şimdilik zor…

Bu durumun ortasında her gün ufalan, soyulan, başsız, ideolojisiz ve hatta “düşmansız” kalan sosyalist parti yok olacak partilerin başında geliyor. Son seçimde “Covid-19” korkusundan kar yağır ayağım kayar korkusuyla sandığa gidemeyen köylerdeki yaşlılara yeni lastik ayakkabı ve baston dağıtıyorlar.

GERB partisine karşı bir şey konuşmalarına ise gerek yok, bir defa kardeş itler birbirini ısırmaz, ikincisi de aynı gölette boğulanlar birbirine sarılmazlar.

Bazı siyasi anketlerde Bulgaristan’da Rusofil oranının % 80’lere yükseldiğini görüyoruz. Borisov hükümetinin ikide bir Bulgaristan’da Rus ajanı yakalaması, 2 yılda 11 Rus diplomatı sınır dışı etmesi, Rusların ise, Ukrayna ve Gürcistan için tanksavar silah üreten Bulgaristan askeri fabrikalarından dört havaya uçurması gibi olaylar siyasi niyet ve ortam ibresini ne kadar etkiler, bunu kestirmek de çok zor.

Bu keşmekeşin içinde bir yan direk durumunda olan parti, Türkleri, Pomakların ve Romenlerin Hak ve Özgürlükler Partisi HÖH-DPS’dir. Bulgaristan Geçiş Dönemi çilelerini birlikte çekerken bölünmüşlüğün, parçalanmışlığın, işsizliğin, yoksulluğun ve her alanda kol gezen sefilliğin tüm dertlerine birlikte katlananların partisidir. Yarısı gurbetçi bu kalabalık alt kitle 20. asırda 12 defa tekrar eden ve isim, din ve kimliğimize saldıran,  1 milyondan fazla kurban ala, büyük sayıda aileyi dinmeyen acılarla yaşamaya zorlayan, zulüm ve terörün tekrar etmesinden korkanlar oylarını hala “Türk Partisi” ne vermeye devam ediyorlar. Bu korkulara bir de “Covid-19” ortamında aç kalma korkusu eklendi. 30 yıldan beri Bulgaristan nüfusunu besleyemeyen ülkeler arasındadır. Bu korkular üzerinde, insanların umudunu sömüren, yolsuzluklar şampiyonu HÖH-DPS eliti var. Biz bu partinin kendini düşünmekten vaz geçip yoksul azınlıkları düşünmesi zamanı geldiği kanısındayız, halkı korkutarak, sindirerek, sındırarak oy toplama taktiklerine son verme zamanı gelmiştir.

Yeni seçimlere girecek partilerden biri “Demokratik Bulgaristan” koalisyonudur. Bu partinin isteklerinin başında adalet reformu, yargı ile savcılığın birbirinden ayrılması, Avrupa Birliği talimatıyla kurulan özel yetkili mahkeme ve savcılığın kaldırılması, Başsavcı İvan Geşev’in istifa etmesi ve daha somut bir ifadeyse isimleri yolsuzluklara karışmış ve 3 milyar leva paralarına el konmuş olan “sanıkların” salıverilmesi vardır. Bu istekleri destekleyen ve desteklemeyen var. Yargıda ve adalet sisteminde değişikliklerle azınlık haklarından söz eden bu partiler aynı zamanda azınlıkların dil, kimlik ve kültürel haklarının iadesi konusunda susuyorlar. Georg Soros sistemine ve Bulgaristan için ABD Vakfına bağlı olan bu koalisyon gerçekleri öğrenildikçe bir duraksama belirdi ve anketler yeni seçimde % 6.5 oranında kalabileceğine işaret ediyor.

Protesto gösterilerinden gelen ve 45. mecliste 14 milletvekili çıkarak Bayan Maya Manolova yönetimindeki “Ayağa Kalk ve Dazlak mafya Hükümetten Dışarı” hareketi koalisyon kurallarına sıkı bağlı hareket ederek ve mecliste 1 aylık çalışmalarıyla seçmen sevgisini daha da kazandı. Sosyal açılımları arasında, emeli maaşlarının yeniden hesaplanması destek buldu. Sosyal yardımların ve emekli maaşlarına ek olarak verilen 50 leva desteğin yılsonuna kadar devam etmesi önerisi mecliste onaylandı.

Sosyolojik anketler, 46.  Meclise seçim koalisyonu yapmaları halinde 2 partinin daha girebileceklerine işaret ediyor. Bunlardan birisi “Diriliş” hareketidir. Rusya’ya bağlılığı ve ser çıkışlarıyla ünlü olan bu hareket son seçimde tek başına % 3 oy almıştı. Yine tek başına hareket eden ve İspanya’dan 30 bine yakın oy alan “Bulgar Yazı” partisi de 19 davası olan ve siyasi işlerini Dubay’dan yöneten Vasko Vasilev’in finans desteğiyle Meclis kapısına çok yakın gelmiştir. Kuzey Makedonya Cumhuriyeti yönetiminin son demeçlerinde “Avrupa Birliği üyeliğini dilimiz ve kimliğimize değişmeyiz” beyanları, Bulgar aşırı milliyetçi VMRO partisi ateşini oldukça söndürmüştür.

Politik gözlemciler önümüzdeki 3 yılda Bulgaristan’da politik sistemin değişeceğini, 1989’da dağılan Komünist Partisi BKP’nin devamı olan Sosyalist Parti (BSP) ve aynı köklerden gelen ve Batı özel servislerinin 2009’da iktidara taşıdığı GERB partisinin ve lideri B. Borisov’un zamanının dolduğunu haber veriyor.

Seçim arifesinde her zaman alevlenen Türk düşmanlığı henüz parlamamıştır.

Olayları yakından izliyoruz. Sağılıklı huzurlu günler dileriz.

Paylaşınız.

Reklamlar