Başbakan Boyko Borisov, İçişleri Bakanlığı ve Hanns Seidel Vakfı tarafından organize edilen “Avrupa Birliği’nin (AB) Dış Sınırlarının Korunması ve Bulgaristan’ın Göç Politikaları” konulu yuvarlak masa toplantısına katıldı. Bulgaristan’ı resmi ziyarette bulunan Almanya’nın Bavyera Eyaleti Başbakanı Markus Söder de yuvarlak masa toplantısında hazır bulundu.

Borisov,” Karadeniz havzası üzerinde % 100 kontrolümüz var. Bir serçe uçsa dahi radar onu tespit ediyor” diye belirtti.

Ülkemizin Karadeniz sınırını iyi koruduğunu göstermek için Borisov, bir hafta önce Bulgaristan sınır yetkililerinin 200 kilo kokain ve 300 kilogram eroin ele geçirmesini örnek gösterdi. Başbakan, tel örgü bulunmaması, 800 kilometreden uzun olup dağlık bir bölgede olduğu için korunmasının zor olmasından dolayı Bulgaristan’ın Yunanistan sınırında sorun yaşadığını vurguladı.

Borisov, ülkemizin AB dış sınırlarının güvenliğini sağlayan üç önlemi uyguladığını ve bu önlemlerin hükümetlerinin bu sorunla başa çıkmak için irade göstermesi, üçüncü ülkelerle anlaşmalar yapması ve AB’’den yardım alması olduğunu belirtti.

Bulgaristan-Türkiye sınırındaki duvarın kaçak geçişleri önlemede önemli rol oynadığını kaydeden Borisov, bu yılın sadece ilk üç ayında kaçakçılık suçundan 30 kişinin mahkum edildiğini ve geçen yıl bu sayının 130 olduğunu hatırlattı.

Borisov,” Dış sınırın korunmasıyla birlikte adli kurumlar da bu konuda iyi ve hızlı bir şekilde çalışıyor. Yetkili kurumlar arasında koordinasyon düzeyinde şu anda son derece iyiyiz” diye sözlerine ekledi.

Bavyera Eyaleti Başbakanı Markus Söder, AB’nin Bulgaristan’ın dış sınırlarının korunmasına olan katkısını kabul etmesi gerektiğini vurguladı.

Söder,”Bulgaristan’ın yaptığı işlerin dikkate alınması gerekiyor, çünkü bu işleri kendisi finanse ediyor. Brüksel’den daha fazla destek alması gerekiyor” dedi. Bavyera Eyaleti Başbakanı’nın ifadesine göre, ülkemiz hareketleriyle AB’de güvenli ve güvenilir bir ortak olduğunu göstermektedir.

Borisov, Avrupa Sınır ve Sahil Güvenlik Ajansı’nın (Frontex) çalışmalarına da dikkat çekti.

Başbakan,” Frontex önemlidir, ancak kontrol uygulayan, izleme yapan ve yardım yapan bir kuruluş olarak önemlidir. Tanrı korusun, büyük bir göç dalgası yaşandığında personel ve ekipmanlarla daha fazla müdahale etme imkanına sahip olmalıdır. 10 000 polis için ayrılan milyarlarca avroluk kaynağın, kriz yaşandığı bir zamanda gereksiz yere yüksek miktarda olduğunu düşünüyorum. Çok daha az parayla ve her bir hükümetin siyasi iradesiyle üye devletler bu sorunla baş edebilir” dedi.

Borisov, Türkiye’deki mülteci kamplarında düzenlenen “Umut yürüyüşü” ile ilgili endişelerini dile getirdi. Onun ifadesine göre, 30 000’den fazla insan, Yunanistan, Makedonya, Sırbistan ve Hırvatistan üzerinden Avusturya ve Almanya’ya ulaşabileceği Balkan güzergahına koyulmaya hazırlanıyor.

 

 

Kırcaali Haber

Reklamlar