Şakir ARSLANTAŞ

 

Bulgaristan’da Pomaklık ve Müslümanlık kalelerinden olan Sarnıtsa muhtarlığı 1972’de Velingrat Belediyesine bağlıydı. 26 yaşındaki Pomak Sergey Kurtov, göreve tayin edilirken isminin değiştirmesi şartını kabul etmiş ve milis üniforması giymişti.

 

Pazar gün yapılan seçimler için Sarnıtsa’ya giden HÖH-DPS kodamanları arabalarında inerken karşılarına dikilen “Halk Kahramanı” anıtını görmüşlerdir. Bu heykel 23 Nisan 1972’de öldürülen işte o polis Kurtov anısına sosyalizm yıllarında dikilmişti.

 

Olay şöyledir.

Kurtov 23 Nisan 1972’de (Pomakların isimlerinin değiştirilmeye başlandığı gündür)

İçinde 4 yolcuyla köyden çıkan arabayı durdurdu. Şoförün ehliyetini ve aracın evraklarını aldı.  “İsimlerinizi değiştirmeden geri vermeyeceğim” dedi. Araçtaki 4 kişi genç polisi yaka paça kaçırdı ve köy dışına çıkardı. Milisi korkutmak amacıyla anadan doğma soyup bir bacağına ip bağlayarak Sırnıtsa mahallerini birbirine bağlayan köprüden sallandırdı. Olacak işte, ip koptu ve polis dereye düştü. Başı taşa çarptı ve öldü.  Kaçıranlar onu sudan çıkdı ve bir daha dirilmesin diye kafasını taşla ezdi.

 

23 Nisan 1972 günü Bulgaristan Pomaklık dünyasında açılan bu yara 1989’a kadar derinleşti, çok kişi hapse düştü, sürgün edildi, Pomak ayaklanmaları oldu, yani yara asla savmadı ve bugün de sızlıyor.

 

HÖH-DPS bizim memlekette defalarca iktidar ortağı oldu, ama her gün bu feci olayı hatırlatan heykeli kaldırmadı. Sarnıtsa Pomaklarına baskı ve terör de arasız sürdü. Mesela, 2014’te Pazarcık’ta “Ebu Bekir” camii ve cemaatin evleri maskeli polislerle basılırken, bu köy de basıldı. İmam Sait Mutlu tutuklandı. Mahkemede 3 bin leva para cezası ve bir yıl şartlı mahkûmiyet cezası aldı. O, Sırnıtsa İslam Din Okulunda hocaydı. Okul kapandı.

 

Görüldüğü üzere ve artık bilmeyen kalmadığına göre eski “DS” gizli siyasi polis İslam’a, Müslümanlara ve Pomaklara olan kin ve öfkesini yenemedi. Kuşak değişti ama sızı dinmiyor. Yerlilere sorduk:

  • İslam’a göre bir kin, öfke ve nefretin ömrü ne kadardır?

Aldığımız cevap şu oldu:

  • Yaş bir havlu yağışlı bir havada ne kadar zamanda kurursa, o kadardır,

dediler.

 

Belediye merkezinde birleşen 3 mahalle ile Medeni Kamıni ve Pobit Kamık köylerinde de seçim yapıldı, kışı evinde geçiren 3 122 seçmenden % 95’i oy verdi ve HÖH-DPS oyların % 45’ini aldı. Ardından GERB ve Reformcu Blok geliyor. Köyde hiçbir şey unutulmamış, Komünist Partisi uzantısı BSP seçime katılamadı.

 

Suskun insanlar seçimden önce, seçim günü ve sonrası hep düşünüyor. Düşünme özgürlüğü Allah vergisi. En fazla kafa yordukları konula ise fakirlik ve sefalettir. Lak iskarpinler, İngiliz kumaşından takım elbiseyle arabası kat teperine saplanan Reformcu Blok partisinden Radan Kınev yarısı ayı yalnız 100 leva ile geçinmek zorunda kalan bu insanların arasında kendini traji-komik bir sahnede hissetti. Ürettikleri patatesleri kilosunu 30 stotinkadan satamayan bu köylülerin sütleri de 15 günden beri ellerinde kalmıştı. HÖH-DPS ve BSP-“Ataka” iktidarı günlerinde bu köyde her evde 1 ton patates varken, Şili, Polonya ve Fransa’dan patates ithal etik. Krakov’tan TIR’a yüklenen patatesler Sofya pazarına TIR parası da dahil 5 stotinkaya indirilirken onların ürettikleri ürün neden 6 defa daha pahalı, sorusuna yanıt arayanlar, Lehler tarımcıların Brüksel’den çok büyük subvensiyon aldığını anlatsalar da, onlar bu sözün ne olduğunu bilmediklerinden birbirlerine bakınıyorlar. Radan Kınev’ “refomları” anlatmaya başlayınca da, kahvedeki Pomaklar ne konuştuğunu anlayamadılar, çünkü onların diline şu “reform” sözü henüz girmediği gibi, ne yapılacağına da bir türlü akıl erdiremediler.

 

Durgunluk durumundan hareketlenmeye geçiş reformsa, öyleyse köy meydanına 20 TIR getirip hiç olmazsa 400 ton patates yükleseler ve önlerine 120 bin leva atsalar, yüzleri gülecek ve kışı daha rahat geçireceklerdi. Ama politikacıların istediği, adına yine anlayamadıkları bir kavram olan “statüko”yu devam ettirmekti ki, bunun için hediye olarak pilli duvar saati ve tespih getirmişlerdi. “Tespih”in anlamı siz camilerde sayıklamaya devam edin (Sarnıtsa’da 3 caami var), biz satın pıli bitene kadar yine geleceğiz ve o zaman “reformlar” başlayacak anlamındaydı. Onlar anlamaya başlasalar da karınları açtı ve içlerinde durmadan sızlayan bir sıkıntı vardı.

Devam edecek.

Reklamlar