Şakir ARSLANTAŞ

Bizde kavun karpuz Ağustosta çatlar, biraz erken değil mi? diyenleriniz olabilir. İki yıl önce Temmuz başında Lübimets’ten geçerken yol kenarına yığılmış karpuzlardan bir tane seçtim, kestik, içi kıpkırmızı ama tatsızdı, hatta kelek gibiydi. Sordum soruşturdum, “yerli Çingeneler karpuza tarlada daha sapındayken eşek sidiği iğneliyorlar, içi kızarıyor, fakat tadı kesiliyor ve karpuzlara yazık oluyor, gibi hikâyeler anlattılar. Şırıngalanan karpuzların çatlamadığı şayiası da dolaşıyor.

Şaşmamak elde değil.

Bir bakıma bunları dinlerken, karpuzun kavunun çatlayıp çürümesine karşı tedbir icat eden iktidarların kendilerinin çöküp çürümesine engel olacak önlemleri neden alamadığı geçiyor insanın aklından! Neden mi, diyecek olursanız, memleket nüfusunun % 24 Çingene olduğundan, seçimlere en kitlesel ve düzenli biçimde katılan etnik halk topluluğunun da Çingene azınlığı olduğundan, ayrıca toplam nüfusun % 32’ın sandık başına gittiği dikkate alındığında, nüfusun dört biri Çingene olduğu göz önünde bulundurulduğunda, karpuzların kızarması ve çatlamamasına çare sidik şırıngası olduğuna göre, iktidar da özel bir iğne ile işi bitirse ve yerinde dursa demek istesem de, olmuyor işte.

Eskiden karpuzlara “Mastika” şırıngalayanlar meşhurdu, sofra başı onlara ayrılırdı. Bu işlerin de zamanı geçti.

Sözü konumuza getirirsek, “çatlayan kapuz çürür” derken, Plamen Oreşarski hükümetinin 2 ayı kaldı, Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) ile Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH-DPS) ortaklığı çatladı, bu gidişle yaz sıcaklarında kokuşup çürür, demek istedim.

İktidar ortaklığı yapan partilerin arası neden açıldı?

  1. BSP – HÖH ortaklığının PROGRAMI yoktu.
  2. BSP – HÖH ortaklığı ilkesiz.
  3. BSP – HÖH ortaklığı Bulgaristan devlet imkânlarını birlikte soyup talan etme hedefiyle kuruldu.
  4. BSP – HÖH ortaklığı BULGAR FİNANS OLİGARŞİSİNE özellikle Rusyaya hizmet etmek için kuruldu.

Öyle olunca da kısa ömürlü oluyor besbelli.

Başka bir değişle HÖH- BSP Hükümet Ortaklığı bir KURTLAR SOFRASIYDI. Açlar sofrasına oturanların kim olduğu Haziran 2013 ile Haziran 2014 arasında yani bir yılda ortaya çıktı. Sofrada oturan aç kurtlar birbirine saldırmaya ve birbirinin elini kolunu kapıp ısırmaya başladılar.

En azgın ve karnı beline yapışmış kurtlar hangileriydi?

  1. BSP partisini temsil eden, Varnalı 3 iş adamı (TİM) ci ve (KTB) Koorparatif Ticaret Bankası sahibi, oligarşi başı Tsvetan Vasilev.
  2. HÖH milletvekili, oligarşiden, skandalcı iş adamı, savcılık ve mahkemelerin işine müdahale eden, demokratik kamuoyunun asla istemediği Daniel Peevski;
  3. Saray bekçisi A. (Dönek) ve eski Multigrup Başkan Yardımcısı Dençev ve halen Sofya Üniversitesi Kütüphanesine kümelenen iş ve finans grubu üyeleridir.

Paylaşamadıkları nedir?

  1. A. (Dönek) tarafından desteklenen ve pohpohlanan milletvekili D. Peevski’nin kayıtlı hiçbir şirketi ve ortaklığı olmamasına rağmen, görülmeyen sihirli ellerin yardımıyla ve (KTB) bankası gibi kuruluşların parasıyla BULGAR TABAK HOLDİNG senetlerinin % 80’ini ele geçirip, Tüm Türklerin, Pomakların ve diğer tütün üreticilerin lokmasını saymaya başlaması önemli neden oldu. Ülkede çok büyük gerginlik yarattı. 25 yıl önce 280 bin ton tütün üreten bir ülkede tütüncülük gibi bir kooperatif ve devlet sektörünün, kayıtlı şirketi bile olmayan, ömründe tütün tarlarına girmemiş ve bu işten haberi olmayan, dört tütüncü tanımayan D. Peevski gibi bir milletvekili kabadayısına tepsi içinde verilip, sözde devredilmesi, ailelerimiz, hepimiz için ölümcül tehlike arz ediyor. A. (Dönek) ve ekibi bizi ekonomik olarak canlı canlı gömmek için ekmek teknemizi kırıyor. “Bulgar Tabak Holding”i sahibinin adı ve soy adı bilinmeyen, ortakları bilinmeyen, adresi bile meçhul bir gruba devretmekle, kimin hainlerin haini olduğu, hainliğin boyutları ve sınırsız oluşu bir daha kanıtladı.

Bununla birlikte “adı olan ama kendisi olmayan” D. Peevski şirketler grubu, yine hiçbir iz bırakmadan “Yeni Medya Grubu” gibi karanlık şirketlerle, kaynağı belli olmayan paralarla “Trud” ve “Monitor” gibi günlük gazeteleri ve birkaç haftalık yayını satın aldı, “Vodstroy 98” şirketi inşaat sektöründe Bulgaristan’da yapılan ihalelerin tümünü zorla, baskıyla, şarlatanlıkla, sahtekârlıkla kazanır duruma geldi. İtiraz edenlerin de “vay” anasına…

KARPUZU ÇATLATAN DURUM ise, Rusya’nın yeni “GAZPROM” projesi olan Varna’dan başlayıp Tuna vadisi boyunca uzanacak olan doğal gaz boru hattını hangi Bulgar ya da yabancı inşaat şirketinin kazacağı ve boruları kimin döşeyeceği kavgasıdır. Daniyel Peevski ile TİM’ci ve Bankacı Tsvetan Vasilev arasında Temmuz 2013’te başlayan ve alevlenen kavgada paylaşılamayan “Güney Akım” borularının döşenmesi için ayrılan 1 milyar 250 bin Euro’dur. Pl. Oreşarski hükümetini ırgalayan, düşüren ve tarihe gömecek olan didişme budur. Bu kavgada bir başka taraf ise Cumhurbaşkanı Plevneliev’e bağlı olduğu bilinen Prokopiev’in “Kapital” grubudur. Onlarsa, bu işte dış sermaye kullanılmasında ısrarlıdır. Önemle işaret edilmesi gereken bir nokta ise, A. (Dönek), kömürcüler kralı, rusofil iş adamı ve enerji sektörü oyuncusu Rumen Kovaşki gibi irili ufaklı oligarşi gruplarına bu kavgadan pay ayrılmamış olmasıdır. Şu da önemlidir, sözde her hususta sözü geçen kaşarlı ajan A. (Dönek) Haziran 2013’te Daniel Peevski’yi bir gizli servis olan Devlet Ulusal Güvenlik Ajansı (DANS) Başkanı yaptıramayınca, gözden iyice düşmesidir. Peevski artık kendi çorabını örmeye başladı. “Güney Akım” gaz boru hattından A. Dönek ve sofrasındakilere pay çıkarmadı. Bu işte daha büyük payı ise TİM-ciler ile KTB bankası istediğinde, hükümet çatırdadı, karpuz çatladı ve Temmuz 2013’!ten beri üzerinde sinekler uçuşuyor ve kokuşmaya başladı.

Yani şimdi Bulgar hükümeti, devlet yönetim dizginlerini D. Peevski gibi göbeğini taşıyamayan kafasız hafiyelerin ele geçirip her işten aslan payı istemeleri yüzünden düşüyor. A. (Dönek) in de şirketi, firması, holdingi yok ama Bakanlar kanalıyla Avrupa Birliği ve Bütçe fonlarının dağılmasına baskı yaparak paraları kendine topluyor. Bu defa Sofya devletini yıkan karanlık işlerin kontrol edilemez hale gelmesindendir.

Hatırlayacağınız üzere, A. (Dönek)in “Saray”da kutlanan doğum gününde iki sözüm ona iş adamı vardı. Biri Danıel Peevski, ikincisi de Rumen Kovaşki. İkisi de Rus ajanı, yan yana oturdular ama hiç konuşmadılar. İkisinin de benzi soluktu, hep kadehlere baktılar, çünkü havuzda biriken (parayla) suyla “Saray Bahçesini” değil, kendi bostanlarını sulamak istiyorlardı. 1990’dan önce Bulgaristan’ı idare eden bir gizli servis olan (DC) nin Kuzey Bulgaristan bölge generali olan D. Peevski’nin dedesi, Tuna Vadisini torununa miras bırakmış olamaz. Demokrasi koşullarında her karış toprağın tapusu vardır. Buna rağmen, Peevski her şeyin kendisine ait olduğu bilinciyle hareket ederek saldırıyor da saldırıyor. Dedesi Türk sürgünleri köle gibi çalıştırmıştı o da demokrasi şartlarında değişim olduğunu kabullenmek istemiyor. Bu gidişle açgözlülük HÖH – DPS partisinin de kesin sonu olabilir. Peevski’nin A. (Dönek) kayıtsız iş adamı çevresinden uzaklaşması, artık benim bu teknede yiyeceğim bir şey kalmadı, BULGAR TABAK bana yeter, “Güney Akim” konusunda siz bana yardım edemezsiniz anlamına gelmiyor mu? Şimdi Peevski’nin Brüksel’e gitmekten neden vazgeçtiği de anlaşıldı.

Basında ve internette çıkan haberlerde D. Peevski’nin Şubat 2013’te Başbakan Boyko Borisov’a telefon ettiği ve “hemen istifa et!” dediği ortaya çıktı. 12 Mayıs 2013 seçimlerinden bir ay sonra başlayan BSP-HÖH-“Ataka” hükümetini kurma görüşmelerinde ise, daha sonra başbakan olan Pl. Oraşarski’ye “adaylığını geri çek, ben senden daha zenginim ve ben başbakan olacağım” dediği öğrenildi.

Soruyorum: KARPUZU ÇATLATAN KİMDİR?

Cevap: Oligarşinin mali çıkarları, halkı alabildiğine sömürme pahasına devleti soyma planlarıdır.

Bulgaristan’da yaşayan kardeşlerimizin ve soydaşlarımızın Eylül ayı sonunda yapılacak yeni seçimlerde gerçeği görebileceklerine inanmak istiyorum.

Reklamlar