Başbakan Ahmet Davutoğlu, döviz kurlarındaki artışın, mega projelerde maliyeti arttırdığı iddialarına ilişkin, “Böyle bir gözden geçirmeye ihtiyaç yok. Bütün planlamalar Avro bazında yapıldı. Avro bazında bir kayıp ya da yeniden değerlendirme söz konusu değil” dedi.

Başbakan Davutoğlu, 3. havalimanı inşaatında incelemelerde bulunduktan sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Döviz kurlarındaki artışın, mega projelerde maliyeti arttırdığı iddialarının sorulması üzerine Davutoğlu, “Bunu da içeride ele aldık. Böyle bir gözden geçirmeye ihtiyaç yok. Bütün planlamalar Avro bazında yapıldı. Avro bazında bir kayıp ya da yeniden değerlendirme söz konusu değil. Ben firmalara detaylı olarak bu 3 bin aracın nasıl temin edildiğini ve herhangi bir sıkıntı olup olmadığını sordum. Firmalarımız herhangi bir sıkıntı olmadığını, finansman açısından da sıkıntı olmadığın ifade ettiler” diye konuştu.

“3. havalimanının adı ne olacak?” sorusu üzerine ise Davutoğlu, isimle ilgili şu ana kadar ilan edilmiş bir olmadığını belirterek, “Bunlar istişare edilir, İstanbul’a yakışan bir isim üzerinde çalışılır. Önemli olan önce bebeğimizin dünyaya gelmesi. İsimlendirme yapılır” şeklinde konuştu.

Başbakan Davutoğlu, Atatürk Havalimanı’nın ne olarak kullanılacağını soran gazetecilere, “Atatürk Havalimanı ise prensipte üzerinde tekrar konuşulur İstanbul itina ile korunması gereken ama küresel merkez bakımında itina ile geliştirilmesi gereken bir şehir. Bir taraftar korunacak, insanlığın var oluşu itibariyle 4 unsurun İstanbul kadar iyi buluştuğu bir şehir yoktur. O doğal ve tarihi dokunun korunması asli görevimiz ama dünyanın en büyük havalimanını bu dokuyu zedelemeyecek şekilde yapılması da geleceğin İstanbul’una taahhüdümüz. Atatürk Havalimanı’nın yeni konumu da bu dengeyi koruyacak çerçevede olacak. Şehrin içinde kaldığı için havalimanı geri taşınıyor. Birçok şehirde olduğu gibi küçül ölçekli özel inişler için tanzim edilebilir bir alan. Geri kalanı da yeşil alan haline dönüştürülebilir diye düşüncemiz var” dedi.

Havalimanının, 29 Ekim 2017’den erken bitirilmesi ya da açılışın ertelenmesinin söz konusu olup olmayacağı şeklindeki soru üzerine de Davutoğlu, şu anki hedefin 29 Ekim 2017 olduğunu vurguladı. Davutoğlu, “Biraz önce içeride Süleymaniye inşasından bir misal verdim. Süleymaniye’nin o teknoloji içinde Mimar Sinan’ın dehası ile yapılırken, uzun bir süre zemin için bekleme söz konusu. Bu coğrafya, bahsettiğimiz ocaklar nedeniyle ciğerleri sökülmüş. Dolayısıyla bizim için öncelikli olan bu zeminin yerine oturması. Bunun sağlamak için şimdiden başlatılması lazım. O doğal zeminin oturtulması ve sonra pistin inşası lazım. Her uçak inişinin piste verdiği bir şiddet var. Bu zemin uygun bir zemindir, yeter ki doğal zemini tavsiye edecek bir düzenleme yapılış. Bunlar göz önünde alındığı hedef tarih önemlidir ama bir taraftan da bütün bu alanda aynı anda zeminin birbiri ile bütünleşik şekilde oturması da önemli. Dolayısıyla burada önemli olan bir tarih verip sadece o tarihe ulaşma hedef değil, aynı zamanda bu topografyasının bu anlamda düzeltilerek, zeminin sağlamlaştırılarak 4. Faz bittiğinde yüz yıl bu ülkeye hizmet edecek bir yapının oluşması. 29 Ekim 2017 tarihi temel önceliğimiz, öne çekilebilirse firmalar çalışacak ama o zeminin oturtulmasında fedakarlık edilerek öne çekilme olmaz. Tarihi bu bağlamda değerlendirme lazım” diye konuştu.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, açıklamalarının ardından enerji uzmanı Fatih Birol’un Uluslararası Enerji Ajansı İcra Direktörlüğü’ne seçildiğini ifade ederek, “Oy birliği ile seçilmiş olması enerji alanında ülkemizin ağırlığını yansıtıyor” dedi.

Reklamlar